“Beşiktaş düşüşe geçecek“
Yayınlanma Tarihi 23 Şubat 2007 Cum 19:55
Ligtv.com.tr'de Trabzonspor haftası başlıyor !.. Ligtv.com.tr Haber Müdürü Erdem Erol ve Ligtv.com.tr Editörü Ahmet Sivaslı, Trabzon'da Trabzonspor camiasının önde gelen isimleriyle görüştü. Teknik Direktör Ziya Doğan'dan takımın yeni yıldızı Ceyhun'a, Basın Sözcüsü Zeyyat Kafkas'tan Asbaşkan ve Futbol Şube Sorumlusu Haşim Seyitoğlu'na kadar pek çok futbolcu ve yöneticiyle gerçekleştirdiğimiz röportajlar, 26 Şubat Pazartesi'den itibaren Ligtv.com.tr'de, KAÇIRMAYIN !..
Ligtv.com.tr'de gelecek hafta okuyacağınız röportajlarda, Trabzonspor'u enine boyuna masaya yatırdığımızı göreceksiniz. Son yıllarda zaman zaman şampiyonluk zaman zaman kümede kalma savaşı veren, sürekli çalkantılar yaşayan bordo mavili camianın sorunlarını, kulübün önde gelen isimlerine sorduk. Ayrıca Trabzonsporlu oyuncularla hem futbolculuk yaşantılarını hem de kulüplerini konuştuk.
BEŞİKTAŞ MAÇI ÖNCESİ İLGİNÇ AÇIKLAMALAR
26 Şubat Pazartesi'den itibaren okuyacağınız bu röportajlar öncesi, hafta sonu oynanacak zorlu Beşiktaş maçını da konuştuk bordo mavililerle. Bu zorlu maç öncesi özellikle Trabzonspor basın sözcüsü Zeyyat Kafkas'ın görüşleri oldukça ilginç. Kafkas Beşiktaş'ın düşüşe geçeceğini, hatta bir dönem kendilerinin yaşadığı gibi dipe gideceğini savunuyor. İşte Beşiktaş maçı öncesi Trabzonspor cephesi:
HAŞİM SEYİTOĞLU: "4'LÜ ORGANİZASYONLA BEŞİKTAŞ'I YENERİZ"
-Trabzonspor ligin 2. yarısında bir ivme kazandı. Dolayısıyla Beşiktaş maçı olmak ya da olmamak maçı gibi görülüyor mu?
Hayır. Öyle kabul etmiyorum ama yıllardır 4 büyük diyoruz, Beşiktaş bizim 3 büyük rakibimizden bir tanesi. Her zaman bu müsabakalar üst düzeyde, heyecanlı ve tansiyonu yüksek olur. Her 2 takımın da kazanma arzusu üst düzeyde. Bizim ihtiyacımız var. Biz bir çıkıştayız. Beşiktaş özellikle 2. yarı sancılı başladı. Ama biz kendi saha ve seyircimiz önündeki avantajı iyi kullanmak istiyoruz.
-Futbolda neticeler dünyanın sonu değildir.
Değil.
-Mağlup da olabilirsiniz.
Evet. Şimdi bizim hazırlandığımız takımın kadrosuyla beraber biz bu müsabakada galibiz. Bizim bakış açımız o.
-Maç öncesi koşullar itibariyle "90 dakikaya önde başlıyoruz" mu diyorsunuz?
Her ne kadar futbolda 3 netice varsa dahi ama maç öncesi bütün yorumcular şunu yapar, “Bu maçtaki son 15 günlük değerlendirmeler, dengeler, birisi bir adım önde gibi görülür. Ama dediğiniz gibi 3 neticeli bir oyundur futbol. Ama biz çok daha iyi olduğumuzu, çok daha iyi hazırlandığımızı söylüyoruz ve bu müsabakadan 3 puanla ayrılacağımıza inanıyorum.
-Takımda bu hırsı görüyormusunuz?
O noktada bir eksiğimiz yok. Oyuncu arkadaşlarımızın, teknik heyetin, yönetimin, taraftarın bu maçta galip gelecek taraf olmamız noktasında sanki böyle bir ortak düşüncesi var. Pek şey gelmiyor yani bazı müsabakalarda zaman zaman “Şöyle şöyle eksiğimiz var. Şu olabilir, bu olabilir” gibi yorumlar geliyorsa da, bu müsabakada onu göremiyorum. Herkes aynı duyguda ve aynı heyecanda.
-Skor tahmininde bulunuyor musunuz? İçinizden geçiyor mu? Rüya falan gördünüz mü?
Rüyayı muhakkak her insan görür ama ben rüyayı tabirlemeyi sevmem yani. Skor olarak 3-1 gibi bir netice.
-Niye 3-1?
Niye 3-1, net olarak bir gol atacağımıza inanıyorum. Bunun da devamının geleceğine inanıyorum. Hele ki ilk 10-15 dakikada ilk golün olması durumunda skorun çok daha rahat olacağını biliyorum.
-Son 2 galibiyetin ilkinde Ceyhun ortaya çıktı. Sonra Umut çıktı. Şimdi kim çıkar?
Bu hafta da 4’lü çıkarlar. Gökdeniz, Yattara, Umut, Ceyhun. Ben son Denizlispor maçındaki kadromuzu baz alarak söylüyorum. Son maçlara baktığımız zaman bireysellikleri ön plana çıkmış gerek Ceyhun gerekse Umut'un. Ama bu müsabakada bireysel organizasyonun komple, yani 4'lü bir organizasyonla Beşiktaş'ı oyundan düşüreceğine inanıyorum. Hepsi yetenekli oyuncular. Ama oyun anlamında tam oturmuş değiliz. İşte özgüven anlamında birazcık zaafımız var. Onun için ilk 15-10 dakikada golü bulursak diyorum. Ne olursa olsun sonuçta rakip Beşiktaş, onu gözardı edemezsiniz ama belli zaafları var, o zaaflardan faydalanacağımıza inanıyorum. Çünkü onlar da kazanma arzusuyla gelecek. Bir başka rakip olsa belki savunma anlayışıyla oynar. Ama Beşiktaş kazanma arzusuyla sahaya çıkacak. Ama konsantrasyon anlamında biz çok daha hazırız onun için zevkli bir müsabaka, heyecanlı bir müsabaka izleyeceğiz.
-Bu maçta en büyük iş teknik adamlara mı yosa futbolculara mı düşüyor?
Ne olursa olsun teknik adamların düşüncesini sahaya yansıtan oyunculardır. Müdahaleler önemlidir ama ne kadar müdahale ederseniz edin oyuncu eğer sahada hocanın verdiği görevi yerine getiremiyorsa sıkıntı yaratır. Bence tabii ana yol haritası hoca. Ama sahada uygulayıcılar önemli. O gün kendilerine olan güvenleri, arkadaşlarına olan bakışlarıi, yardımlaşmaları, üst düzeye çıkarabildiğimiz an en iyisi olur.
-Bu noktada taraftar çok önemli. Pozitif anlamda Avni Aker cehennemini sormak istiyorum. Baskısıyla, sergilediği performansla onun da büyük katkısı var.
Futbol, fair play kuralları içerisinde oynanmalı, nerede olursa olsun. Çünkü bu görsel bir oyun. Adı üzerinde oyun. Futbolun keyfini çıkarmak için mücadele vermek lazım: Taraftar, yönetici, futbolcu, herkes... Çünkü ne ilk ne son. Beşiktaş ile ne ilk defa karşılaşacağız ne son defa. Bu ligler var olduğu sürece bu maçlar devam edecek. Onun için bu müsabakalarda kalıcı yaraların açılmaması önemli. Özellikle son aylarda futbolda şiddetin giderek arttığını, hem Türkiye'de hem Avrupa'da ve dünyada görüyoruz. Ama bunlar sorumlu yöneticilerin görevleri. Burayı frenlemek zoryundayız. Yani buradaki şiddeti frenlemek zorundayız. Ne olursa olsun şiddet, terör, futbolda yok: Futbol bir oyun. Bu çağda şiddet olmamalı. Ama hele futbolda, sporda hiç olmamalı.
ZEYYAT KAFKAS: "BEŞİKTAŞ DÜŞÜŞE GEÇECEK"
-Beşiktaş maçı Trabzonspor için bir dönüm noktası gibi mi?
Yani "Ölüm kalım maçı gibi mi" diyorsunuz.
-Çünkü ikinci yarı bir çıkış yakaladınız. Beşiktaş için de bir anlamda ligin zirvesi yolunda tamam mı devam mı maçı.
Tabii Beşiktaş, bizim Avrupa kupalarına katılma yolundaki hedefimizde rakibimiz herşeyden önce. Aramızda 9 puan var. Dolayısıyla biz bu maçı mutlak almak zorundayız. Bu anlamda bizim önemli bir maç ama bir ölüm kalım maçı mı; hayır değil. Trabzonspor her zamanki gibi sahaya çıkacak, futbol sınırları içerisinde başlayıp, futbol sınırları içerisinde biten müsabakada galip gelmeye çalışacak. Ama bir çıkış trendi yakaladık. Futbol anlamında göze hoş gelmese dahi ekip olma adına, takım olma adına Trabzonspor iyi mücadele eden hale geldi artık. Dolayısıyla bu çıkışta sekteye uğramak istemiyoruz. Bu anlamda Beşiktaş maçı bizim için önemli. Artı seyircimizin önünde oynayacağız. Artı biri kupa, 3 hafta deplasmana gideceğiz bu maçın ardından. 21 gün Trabzon'da olmayacağız. Fakat çok aşırı bir stres yaratacak bir baskı altında değiliz. Bu konuda hem camia hem taraftar artık bu takıma hoşgörüyle bakıyor. Bunu geçmişte yaşadığımız son 2-3 aylık sıkıntılarda da gördük. Bunları söylememdeki amaç şu: Bir baskı oluşturmaya gerek yok. Kazanmamız gereken bir maç ama futbolda 3 sonuç var. Bu bizim için bir yıkım olmaz mutlaka. Ama biz kazanmak zorunda olduğumuz ve kazanacağımıza inandığımız bir maça çıkıyoruz. Herşeyden önce bir yönetici olarak benim istedğim müsabakanın futbol sınırları içerisinde başlayıp bitmesi.
-Göze çok hoş gelen bir futbol sergilemesek de bir çıkış yaladakık dediniz. Bu bağlamda Beşiktaş'ı da değerlendirerek baktığınızda artıları eksileri terazinin kefelerine koyduğunuzda ne çıkıyor ortaya?
Trabzonspor biraz daha ağırlıklı çıkıyor.
-Neden?
Duygusal konuşmuyorum. Beşiktaş son haftalara baktığımız zaman bir düşüşe geçmek üzere. Ve bizim yaptığımız 4 hafta 5 hafta dibi, Beşiktaş yapacak gibi görüyorum. Bu belki kötü bir temenni oldu, tablo çizmek oldu ama Beşiktaş'ta böyle bir belirsiz futbol var. İstikrarı onlar da yakalayamamışlar. Ve şu anda karşı karşıya geldiğimiz noktada da biz uçağın kafasını yukarı doğru kaldırmış durumdayız. Gitmiyoruz henüz ama yukarı kaldırdık. Onlar da aşağı indirmiş durumdalar. Bu şekilde bir karşılaşmaya çıktığıumız zaman Trabzon'un daha artı olacağını düşünüyorum. Dolayısıyla Trabzonspor eğer sakin olursa maçı çok rahat kazanacağımıuzı düşünüyorum.
-Burada teknik adamlara mı büyük iş düşüyor yoksa futbolculara mı? Oyunun kaderini etkileyecek teknik adamlar mı futbolcular mı?
Bence oyunun kaderini etkileyecek etken teknik adamlarda. Çünkü teknik adamlar artık günümüz futbolunda, Dünya futbolunda 12. adam gibi sahanın içindeler zaten. Dolayısıyla bu maç bence çok iyi bir taktik anlayışı gerektiren bir maç. Bu konuda hocamızın da çok iyi hazırlandığına inanıyorum. Beşiktaş'ı da çok iyi tanıyor, Beşiktaş'ın zaaflarını da çok iyi biliyor. Beşiktaş'ta bir panik havası var bizse o paniği attık. Rahat ve sakin olan bu maçı kazanacak diye düşünüyorum.
"GÖKDENİZ PATLAMA YAPACAK"
-Kazanamıyorsak kaybetmeyelim maçı mı?
Bence her maçta bu anlayış olmalı. Gerçi o zaman hemen diyorlar ki bakın yönetici inanmıyor. Hayır değil. Biz kaybettiğimiz 7-8 maça baktığınmız zaman 5'inde berabere kalsak bugün ligde 4.'ydük. Kaybeceğiniz bir maçı berabere bitirmek tabii ki bir avantaj. Kaybetmemek istiyoruz ama kendi sahamızda da artık Trabzonspor'un puan kaybına çok kredisinin kaldığını düşünmüyorum. Dünyanın sonu değil, kaybedebiliriz de. Futbolda bu sonuç var. Ama ben bu maçta son 2 maçta patlama yapan oyuncularımız gibi patlama yapacağını düşünüyorum. İçime böyle doğuyor. Bu da Gökdeniz diyorum. Bu maçta Gökdeniz'in bir patlama yapacağını düşünüyorum. Bu bir his tabi. Hem gol adına, hem asist adına, oyun adına buna çok inanıyorum. Özellikle bu sezon Galatasaray'ı yendiğimiz maçta mükemmel işler yapmıştı. Yine öyle bir çıkış yapacak diye bekliyorum. Çünkü Gökdeniz ilk devre çok yalnız da kaldı. Şimdiyse öyle değil. Çok iyi bir arkadaşlıkları var. Şu anda iyi bir ekip olmuşlar. Ben bunu dışarıdan görüyorum. Biz geçen sene göreve geldiğimizde inanın birbirleriyle konuşmayan 5-6 oyuncu vardı. Şimdi öyle bir şey yok.
-İsim sorsam.
Yok isim söylemek doğru değil ama gruplaşmalar vardı.
-Şimdi kalktı mı?
Kalktı, kesinlikle kalktı. Zaten 20 oyuncu gönderdik. Olma şansı yok. Dolayısıyla Hüseyin, Gökdeniz bunlar Trabzonspor'da yeni gelenlere ve gençlere çok sahip çıkıyorlar. Bu anlamda bunun sahaya yansımasında bu hafta Gökdeniz'in patlama yapacağını hissediyorum.
-Gökdeniz ile bunları konuşuyormusunuz?
Tabii. Netice itibariyle şunu söliyeyim. Çok duygusal çocuklar ama Gökdeniz gerçekten yaşadığı olaylara baktığınız zaman şu anki durumu ve konumu da aslında çok üst düzeyde. Bu futbol anlamında saha sonucuna yansımayabilir ama Gökdeniz'in yaşadıklarını bir başka oyuncu yaşasaydı belki futbolu bırakırdı. Madem buraya kadar tutundu geldi bundan sonra yine patlayacaktır diye düşünüyorum. Çünkü Gökdeniz Türk futboluna lazım, sadece Trabzonspor'a lazım değil.
-Gökdeniz, Beşiktaş maçlarında iyi oynuyor genelde.
Gökdeniz iyi oynamadığı maçlarda da takıma faydalı. Rakibin çıkmasını engelliyor orada varlığı bile önemli. Neticede yıldız bir oyuncu. Ama bir de şu var ki maçı koparıp alacak. O özellikleri var. Ben bu maçta Gökdeniz'in Trabzonspor'u taşıyacağına inanıyorum. Bir tek futbolcunun taşımasını da istemiyorum onu da söyliyeyim: Keşke göze hoş gelen takım halinde bir oyun oynayalım, ama bu sadece son 2 maçta birer kişi öne çıktığı için benimki bir duygu.
-Beşiktaş karşısında çok takım oyunu sergileneceğini düşünemiyorsunuz.
Düşünüyorum çünkü takım oyunu oynamak zorundayız zaten. Beşiktaş'ı orta sahada durdurmamız gerekiyor. Bir kişi fırlasın gitsin diyorum yani bayrak yarışını düşünün. Onun için o kişinin Gökdeniz olacağını hissediyorum. İçimde böyle bir his var.
"3-1 YENERİZ"
-Skorla ilgili içinizde bir his var mı?
Skorla ilgili 3-1.
-O zaman ilk gol kimden gelecek diye sorayım? (Gülüyoruz)
Trabzonspor ilk 15-20 dakika 1 gol bulursa çok daha rahat bir maç çıkarır. Medyumluk yapacak halimiz yok içimdeki hisleri söylüyorum sadece. Beşiktaş'ı orta sahada kitleyebilirsek boğarız burada. Ama bizim düşmanımız yok rakiplerimiz var Beşiktaş da onlardan birisi.
RİSP: "BÜTÜN ÇABAYI SARFEDECEĞİZ"
-4 büyükler arasında oynanan maçlar çok özeldir. Beşiktaş maçı için neler düşünüyorsun? Heyecanlanıyor musun?
Futbolcular, zaten böyle müsabakalara hazır olmak zorundadırlar. Hele de böyle bir takımın formasını giyiyorsanız. Maçı kazanabilmemiz için elimizden gelen bütün çabayı sarfedeceğiz.
CELALETTİN: "TRABZON FARKLI BİR YER"
-Beşiktaş maçında oynayacak mısın?
Oynayacağım herhalde. İnşallah.
-Hocayla konuştun mu?
Bunu bilemezsin ama ben oynayacağım diye bekliyorum bu maç.
-Beşiktaş’a karşı oynayacak olmak sende neler düşündürüyor?
Beşiktaş'a karşı değil sadece, bütün takımlara karşı oynadığım zaman içimde hep şey vardır: Ekmek parası için mücadele edeceksin. Bu kim olursa olsun. İster Beşiktaş olsun, ister Fenerbahçe, ister Galatasaray. Ama tabii ki Beşiktaş karşılaşması çok büyük bir mücadele olacak. Bir çıkış maçı olacak. 3 maçı arka arkaya kazanmış olacağız. Ama tabii 3 ihtimalli olduğu için berabere de olur, yenilebilirsiniz de. Ama tabii Trabzonspor olarak takım olarak mücadele edeceğiz. En önemlisi de bu zaten.
-Ve sen bu maçta oynamak istiyorsun.
Tabii elbette.
-Bir de kazanırsanız?
O daha iyi olur.
-Zor mu bir maç olarak mı görüyorsun Beşiktaş maçını. Onlar için de zirveden kopmamak adına önemli. Bu sizde bir stres oluşturuyor mu?
Takım galip geldiği zaman bir stres olmuyor. Yenildiğin zaman stres oluyor. Şimdi kendi evimizde oynuyoruz. İleriki maçları düşünerek bu maça çıkmanız lazım ki bu maçı aldığımız zaman çok daha rahat olacak. Ve maçın içinde takım olarak istediğinizi yapabilirsiniz çünkü çok önemli bunlar. Trabzon'da top oynamak zordur yani.
-Neden?
Burası farklı bir yer.
-Taraftardan dolayı mı?
Burası çok farklı bir yer. İnsanlar hep geçmişe baktığı zaman, takım hiç yenilmezdi orta sahalar geçilmezdi diyorlar. Bugün de bunu görmek istiyorlar. Ama futbol çok değişti. Eskisi gibi oynanmıyor. Şimdi herkes birbirine karşı dişini gösteriyor. Önemli olan mücadele etmek. Mücadele etmediğin zaman orada bir sorun var demektir.