İki ruhlu takım

Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi görünümlü gruptan lider çıkıp Avrupa Ligi’nde son 16 turuna kalması bu sezonun en güzel gelişmelerinden biri.

Şampiyonlar Ligi ön elemesinde yaşadığı PSV kazasının ardından transfer politikasını baştan aşağı değiştiren Galatasaray, yaş ortalamasını düşürürken, Avrupa Ligi’nde çok büyük bir başarıya imza attı. Ne var ki, Avrupa’da Lazio ve Marsilya’nın olduğu grubu domine ederken ligde işler Fatih Terim’in istediği gibi gitmiyor. Sarı-kırmızılıların lider Trabzonspor ile arasındaki fark tam 16 puan açıldı. Doğrusunu söylemek gerekirse sarı-kırmızılı camiada böylesi bir kabuk değişimini Terim dışında bir teknik adamın gerçekleştirmesi kolay değildi. Zira hiç bir teknik adamın camiada bu kadar yüksek bir kredisi olmazdı.

Galatasaray Süper Lig’de yüzde 56 oranında topa sahip olarak OPTA verilerine göre bu istatistik kaleminde sıralamanın dördüncü basamağında yer alıyor. Fakat Terim Avrupa Ligi’nde takımını bambaşka bir taktikle, topun karşısında pozisyon alarak oynatıyor. Terim’in öğrencileri bu sezon çıktıkları 6 Avrupa Ligi grup maçında ortalama yüzde 44 topla oynayarak kontra setler üzerinden sonuca gitti. Bu sayede Avrupa Ligi’nde oynadığı 3 deplasmanda da gol yemediği gibi, namağlup olarak gruptan çıkmayı başardı. 

Planlarını topa daha az dokunup, daha hızlı kaleye gitmek üzerine kuran Fatih Terim’in yüzünü güldüren oyuncuların sayısı az değil ama özellikle Marcao, Cicaldao ve Kerem’in performansları göz kamaştırıcı boyutlara çıktı. Roma’daki maçtan sonra Lazio’yu Pedro’nun “Hayatımda gördüğüm en iyi ve gaddar stoperlerden biri Marcao, adeta duvar ördü. Maçtan sonra tebrik ettim.” Diyerek Marcao’ya övgüler yağdırması boşuna değil. Geriden oyun kurulumunda temiz pas çıkışlarıyla sistemin temel direği olan Marcao, top kapma, ikili mücadele gibi istatistik kalemlerinde de takımın liderlerinden. Savunmada bunlar olurken hücumda Kerem ile Cicaldao’nun ikili oyunları fark yaratıyor. Elbette bu performansların arkasında Galatasaray yönetiminin Marcao-Kerem krizini iyi yönetmesinin rolü büyük. 

Ligde henüz 15 hafta geride kalmışken lider Trabzonspor’un Fenerbahçe’ye 12, Galatasaray’a 16, Beşiktaş’a 18 puan fark atması lig tarihinde örneğine rastlanmayan çılgın bir tablo oluşturuyor. Elbette henüz oynanmamış 23 hafta var ve bu puan farkı matematiksel olarak eritilebilir. Ne var ki, yazının öznesi Galatasaray olduğu için, Terim ve öğrencilerinin bu hafta Sivas’tan başlayarak bir seriye imza atması kaçınılmaz. Aksi halde ligin boyu kısalıyor.