24 Mayıs 2022

Parlayan hocalar sezonu

İsmail hoca gibi Emre Belözoğlu, Nuri Şahin, Sami Uğurlu ve Farioli de sezon ortasında göreve gelip fark yarattılar. Deyim yerindeyse sezonun ikinci yarısı parlayan hocalar evresi olarak kayıtlara geçti.



Pandemiden 21 takımla dönen Spor Toto Süper Lig geçen sezonu 40 maç üzerinden oynamıştı. Bu yıl takım sayısını 20’ye indirip 38 maça düşüren sistem, önümüzdeki yıl 36’ya sonrasında da alışılagelmiş 18 takım-34 maçlık lig düzenine geçecek.

Bu sezonun bir öncekinden en belirgin farkı atılan gol ortalamalarının gözle görülür şekilde düşmesiydi. Geçen yıl ligin en skoreri ve şampiyonu olan Beşiktaş iki maç fazla oynayarak toplamda 89 gol ve maç başına 2,22 ortalamayla zirvede yer almıştı.

Bu sezonun şampiyonu Trabzonspor ise totalde 69 gol, maç başına 1,81 gol ortalaması tutturabildi. Ne var ki, bu yılın Trabzonspor’u geçen sezonun Beşiktaş’ını puan ortalamasında geride bıraktı. (2020/21 BJK 2,1 puan - 2021/22 TS 2,13 puan) 

Trabzonspor dominasyonu

Sezonun son 9 maçlık periyodunu saymazsak sanırım hemen hemen her istatistik kaleminde Trabzonspor rakiplerinden açık ara öndeydi. Abdullah Avcı’nın oyuncu grubu, medya, yönetim ve taraftarla kurduğu medeni iletişim modeli Trabzonspor’u bu sezon zirvede tutan en önemli detaylardan biriydi.

Bununla birlikte geçen sezon oyun kuramayan Trabzonspor’un bu yıl Hamsik’in katılımıyla geliştirdiği oyun modeli Nwakaeme’den Bakasetas’a, Cornelius’tan Abdülkadir’e kadar takımın her bir ferdini yükseltti.

18 Mart’taki Çaykur Rizespor yenilgisinin ardından 8 maçta sadece Adana Demirspor ve Altay’ı yenebilen, 5 beraberlik alıp, son olarak Başakşehir mağlubiyetiyle sezonu tamamlayan Avcı ve öğrencilerinin 8 ay boyunca yaratmış oldukları fark şampiyonluğu getirmeye yetti. Mart ayına kadar hemen her rakibine karşı oyunu domine eden Trabzonspor 38 haftanın sonunda, son 9 haftanın götürüleriyle 4 büyükler arasında rakip ceza sahasında en az topla buluşan takım olmasına rağmen forvet kalitesi sayesinde net pozisyonu en yüksek oranda gole çeviren ekip unvanıyla fark yarattı. Keza sallandıkları maçlarda kaleci Uğurcan’ın olağanüstü performansıyla ayakta kalmaları da dikkate değer bir unsurdu. 

Elbette Abdullah Avcı’nın stoperlerini en formda oldukları dönemde sakat vermesi ve tandemi sürekli değiştirmek zorunda kalması, sol bekten yana yüzünün gülmemesi gibi büyük ayrıntıları unutmamakta fayda var. Yeni sezonda Avcı’nın işe iyi bir sol bek transferiyle başlayacağı kesin. 

Antrenör sezonu!

Sezona başlarken Fenerbahçe dışında teknik direktörünü değiştiren bir şampiyonluk adayı yoktu. Ne var ki 20. Haftaya ulaşamadan ligde daha evvelden şampiyon olmuş takımlardan Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe, Başakşehir hoca değiştirmek zorunda kalmışlardı bile. Trabzonspor’un devre biterken rakiplerine attığı çift haneli farkın bu değişimlerde etkisi olduğunu unutmamak gerek.

Galatasaray ve Beşiktaş’ın yeni hocalarından yana yüzlerinin güldüğünü söylemek zor olsa da Fenerbahçe, Başakşehir, Kasımpaşa, Alanya ve Antalyaspor’un antrenör değişimleri sezonun seyrini etkiledi. 

İşte tam bu hengamede İsmail Kartal’ın Fenerbahçe’yi ayağa kaldırması, 18 haftada 41 toplayarak görev süresince tüm meslektaşlarını geride bırakması, maç başına 2,27 puan ortalması tutturarak şampiyon hoca Avcı’nın sezon ortalamasını geçmesi sezonun en dikkat çekici performanslarından biriydi. İsmail hoca gibi Emre Belözoğlu, Nuri Şahin, Sami Uğurlu ve Farioli de sezon ortasında göreve gelip fark yarattılar. Deyim yerindeyse sezonun ikinci yarısı parlayan hocalar evresi olarak kayıtlara geçti.

Konyaspor gerçeği

Sezonun en dikkat çekimi performanslarından bir diğeri de kuşkusuz Konyaspor ve İlhan Palut’a aitti. Geçen yıl İsmail Kartal’dan devraldığı Konyaspor ile sezona mükemmel bir planla başlayan İlhan Palut, ilk yarı biterken Trabzonspor’a en çok yaklaşan ekibin lideriydi. Maalesef elim kaza sonucu Ahmet Çalık’ı kaybetmeleri tüm camiayı ağır bir travmaya itti. Üstüne ilk yarı boyunca tüm ofansif aksiyonların içinde yer alan Serdar Gürler’in Başakşehir’e gidişi eklenince Konyaspor için türbülans başlamış oldu. Tüm olumsuzluklara rağmen İ.H. Konyaspor’un sezonun son düzlüğüne kadar ikincilik mücadelesi vermesi İlhan Palut ve ekibinin başarısıydı. 

Gelelim yen sezon beklentilerine...

Öncelikle tüm kulüpler Türkiye Futbol Federasyonu başkanlık seçimini bekliyor. Yeni yasayla birlikte yapılacak yeni bütçeler bir yana kulüplerin ortak talebi yabancı kuralının kalması. Bu kolay görünmüyor o yüzden de yabancı kuralının 8±3 olarak bir dönem daha devam etmesini istiyorlar. Bakalım yeni federasyon yönetimi önünde birikmiş talep dosyalarını çözmek için ne adımlar atacak… 

İsmail hoca gibi Emre Belözoğlu, Nuri Şahin, Sami Uğurlu ve Farioli de sezon ortasında göreve gelip fark yarattılar. Deyim yerindeyse sezonun ikinci yarısı parlayan hocalar evresi olarak kayıtlara geçti.



Pandemiden 21 takımla dönen Spor Toto Süper Lig geçen sezonu 40 maç üzerinden oynamıştı. Bu yıl takım sayısını 20’ye indirip 38 maça düşüren sistem, önümüzdeki yıl 36’ya sonrasında da alışılagelmiş 18 takım-34 maçlık lig düzenine geçecek.

Bu sezonun bir öncekinden en belirgin farkı atılan gol ortalamalarının gözle görülür şekilde düşmesiydi. Geçen yıl ligin en skoreri ve şampiyonu olan Beşiktaş iki maç fazla oynayarak toplamda 89 gol ve maç başına 2,22 ortalamayla zirvede yer almıştı.

Bu sezonun şampiyonu Trabzonspor ise totalde 69 gol, maç başına 1,81 gol ortalaması tutturabildi. Ne var ki, bu yılın Trabzonspor’u geçen sezonun Beşiktaş’ını puan ortalamasında geride bıraktı. (2020/21 BJK 2,1 puan - 2021/22 TS 2,13 puan) 

Trabzonspor dominasyonu

Sezonun son 9 maçlık periyodunu saymazsak sanırım hemen hemen her istatistik kaleminde Trabzonspor rakiplerinden açık ara öndeydi. Abdullah Avcı’nın oyuncu grubu, medya, yönetim ve taraftarla kurduğu medeni iletişim modeli Trabzonspor’u bu sezon zirvede tutan en önemli detaylardan biriydi.

Bununla birlikte geçen sezon oyun kuramayan Trabzonspor’un bu yıl Hamsik’in katılımıyla geliştirdiği oyun modeli Nwakaeme’den Bakasetas’a, Cornelius’tan Abdülkadir’e kadar takımın her bir ferdini yükseltti.

18 Mart’taki Çaykur Rizespor yenilgisinin ardından 8 maçta sadece Adana Demirspor ve Altay’ı yenebilen, 5 beraberlik alıp, son olarak Başakşehir mağlubiyetiyle sezonu tamamlayan Avcı ve öğrencilerinin 8 ay boyunca yaratmış oldukları fark şampiyonluğu getirmeye yetti. Mart ayına kadar hemen her rakibine karşı oyunu domine eden Trabzonspor 38 haftanın sonunda, son 9 haftanın götürüleriyle 4 büyükler arasında rakip ceza sahasında en az topla buluşan takım olmasına rağmen forvet kalitesi sayesinde net pozisyonu en yüksek oranda gole çeviren ekip unvanıyla fark yarattı. Keza sallandıkları maçlarda kaleci Uğurcan’ın olağanüstü performansıyla ayakta kalmaları da dikkate değer bir unsurdu. 

Elbette Abdullah Avcı’nın stoperlerini en formda oldukları dönemde sakat vermesi ve tandemi sürekli değiştirmek zorunda kalması, sol bekten yana yüzünün gülmemesi gibi büyük ayrıntıları unutmamakta fayda var. Yeni sezonda Avcı’nın işe iyi bir sol bek transferiyle başlayacağı kesin. 

Antrenör sezonu!

Sezona başlarken Fenerbahçe dışında teknik direktörünü değiştiren bir şampiyonluk adayı yoktu. Ne var ki 20. Haftaya ulaşamadan ligde daha evvelden şampiyon olmuş takımlardan Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe, Başakşehir hoca değiştirmek zorunda kalmışlardı bile. Trabzonspor’un devre biterken rakiplerine attığı çift haneli farkın bu değişimlerde etkisi olduğunu unutmamak gerek.

Galatasaray ve Beşiktaş’ın yeni hocalarından yana yüzlerinin güldüğünü söylemek zor olsa da Fenerbahçe, Başakşehir, Kasımpaşa, Alanya ve Antalyaspor’un antrenör değişimleri sezonun seyrini etkiledi. 

İşte tam bu hengamede İsmail Kartal’ın Fenerbahçe’yi ayağa kaldırması, 18 haftada 41 toplayarak görev süresince tüm meslektaşlarını geride bırakması, maç başına 2,27 puan ortalması tutturarak şampiyon hoca Avcı’nın sezon ortalamasını geçmesi sezonun en dikkat çekici performanslarından biriydi. İsmail hoca gibi Emre Belözoğlu, Nuri Şahin, Sami Uğurlu ve Farioli de sezon ortasında göreve gelip fark yarattılar. Deyim yerindeyse sezonun ikinci yarısı parlayan hocalar evresi olarak kayıtlara geçti.

Konyaspor gerçeği

Sezonun en dikkat çekimi performanslarından bir diğeri de kuşkusuz Konyaspor ve İlhan Palut’a aitti. Geçen yıl İsmail Kartal’dan devraldığı Konyaspor ile sezona mükemmel bir planla başlayan İlhan Palut, ilk yarı biterken Trabzonspor’a en çok yaklaşan ekibin lideriydi. Maalesef elim kaza sonucu Ahmet Çalık’ı kaybetmeleri tüm camiayı ağır bir travmaya itti. Üstüne ilk yarı boyunca tüm ofansif aksiyonların içinde yer alan Serdar Gürler’in Başakşehir’e gidişi eklenince Konyaspor için türbülans başlamış oldu. Tüm olumsuzluklara rağmen İ.H. Konyaspor’un sezonun son düzlüğüne kadar ikincilik mücadelesi vermesi İlhan Palut ve ekibinin başarısıydı. 

Gelelim yen sezon beklentilerine...

Öncelikle tüm kulüpler Türkiye Futbol Federasyonu başkanlık seçimini bekliyor. Yeni yasayla birlikte yapılacak yeni bütçeler bir yana kulüplerin ortak talebi yabancı kuralının kalması. Bu kolay görünmüyor o yüzden de yabancı kuralının 8±3 olarak bir dönem daha devam etmesini istiyorlar. Bakalım yeni federasyon yönetimi önünde birikmiş talep dosyalarını çözmek için ne adımlar atacak…