Hayat kısa, zamanımız kıymetli...

Futbolun acımasız temposuna dalmış gidiyorduk. 

Teknik adamlar, başkanlar, oyuncular, transferler, medya, sosyal medya, puan durumu, fikstür, zemin, iklim, hakemler, MHK, TFF, tüm kurullar... COVID-19 ve dahası...

Günlerimiz dolu dolu (!) geçiyordu ki...

Hepimiz bir anda duvara çarpmış gibi olduk. 

Gelen haberin soğukluğu ile irkildik...

İttifak Holding Konyaspor'un ve ülke futbolunun güzel adamı Ahmet Çalık'ı, yaşadığı elim kaza sonucu kaybettik. 

Ailesine, spor camiasına, tüm sevenlerine bir kez daha sabırlar diliyorum. 

Mekanın cennet olsun güzel kardeşim...

Geçen yıl atılan doğru adım...

Futbol da, hayatın ta kendisi olunca, devam ediyor tabii...

Dün de transfer haberleri, teknik adam haberleri, yöneticiler, tercihler derken, tempo hız kesmeden devam etti...

Hedeflerin revize edildiği, gelecek senenin planlarının da şimdiden düşünülmeye başlandığı günlerden geçiyoruz.

Bugün yaşanan olumlu olumsuz performansların, dünün bir doğal yansıması olduğu gerçeği ortada...

Bugünkü Trabzonspor gibi...

Geçen yıl atılan doğru adım, bugün bir maraton koşucusu çıkardı karşımıza...

Bu durum, kitap sayfalarında bir öğreti belki de.

Ancak o sayfalardan sahaya aktarımı hiç de kolay olmadı, olmuyor, olmayacak.

Doğruları yanlışlardan fazlalaştırmak...

Sabırla, ilmek ilmek örmek bugünleri önemliydi.

Sonu ne olur bilinmez ancak bugün en yakın rakiplerine, ezeli rakiplerine attığı puan farkı, kurumsal anlamda doğrularının da farkı adeta...

İstikrar, tüm bileşenleriyle inanmak, doğruları yanlışlardan fazlalaştırmak...

Hepsi bu...

Trabzonspor'un bugünkü görüntüsü, bu sezona dair hedefe odaklı ancak sonraki senelerin de yatırımı. Bence rakipleri de durumun farkında...

Trabzonspor'un transfer politikasına bakıp, planlarını anlamak güç değil.

Geçmişe takılanın kazandığı yarış yok

Başarıların başa dert açtığı, neredeyse tüm büyük kulüplerimizi ekonomik anlamda bitirme noktasına getirdiği dönemler yaşamadık mı?

O nedenle sürdürülebilirlik, dönüşüm, değişim, kalıcı gelirler önemli.

Taraftarları ve tüm paydaşları ikna önemli. 

Şampiyonluk yaş ortalamaları ve buna ek olarak genç oyuncuların takımlara katılımını da yapanlar geleceği kazanacak. Yerli-yabancı denklemi, her sezon yerliden yana artacak. seneye 7+4 olacak...

Geçmişe takılanın, hakeme takılanın kazandığı yarış yok.

Hayat kısa, zaman kaybettirmeyin kimseye...

Örneğin...

Dakika 2 ve Dorukhan'a yapılan hareket penaltı. Ben demiyorum. Tüm tekrardan izleyenler; VAR’ın bunu görmesi, somut kanıt olarak uyarması lazımdı demediler mi?

Abdullah Avcı da Sumudica gibi "haklı argümanıyla" basının önüne geçebilirdi ama geçmedi. Maçın başında mağduriyet önemsiz midir maç sonundakinden?

Özetle şunu diyorum... Başka şeyler dinlemek istiyoruz artık. Başka sözü olanı...

Hayat kısa, zaman kaybettirmeyin kimseye...

Kimsenin de zamanını ekstradan bize harcama niyeti olduğunu düşünmüyorum.

Sizler de öyle düşünün bence...