Bazen mekan o hissi uyandırıyor, bazen seçilen kıyafetler, kullanılan kaleme kadar, aksesuarlar büyük tamamlayıcı unsurlar oluyor…
Sonra o törende kullanılan kelimeler ve oluşturulan cümlelerle devam ediyor yükseliş, kesintisiz.
Öyle ki her detaydan yürüyen bir “biz şampiyon olacağız” mesajı çıkarmak mümkün olabiliyor...
Kasket konusuyla da başlı başına bir odaklanma, odaklatma yaşanır ki farkında olunsun, olunmasın…
Yola girilmiştir artık…
Bu “biz şampiyon olacağız” mesajı, şampiyonluk sonrası herkese sıradan ve alışılagelmiş bir durum olarak gözüküyor olabilir.
Ancak, Abdullah Avcı’nın oyuncularının tamamına, özellikle de kadrosuna yeni katacaklarının hepsine bu mesajı nasıl verdiğini şimdilerde yeni yeni öğreniyoruz.
Mesaj ve mesajın ikna edici gücü ile başlamış her şey…
Abdullah Avcı yeni nesil teknik adamlar başta olmak üzere, kendini bu dünyanın parçası hisseden herkese bence güzel bir şey anlattı bu yıl hikayesiyle…
Mesela ben Riva’da Kasımpaşa hazırlık maçı için sahaya doğru yürürken ikna edildim. Yaklaşık 500 adım sürdü ikna olmam. Alanlardan, boşluklardan bahsetti o kısa yürüyüşte hoca… Ne söylediyse de yaptı Abdullah Avcı.
O kısa yürüyüşte, bir büyük yürüyüşün de özetini geçti bana…
Trabzonspor ve Abdullah Avcı buluşmasını, “neticesi şampiyonluk olduğu için güzellemek kolay” diyenler olabilir…
Ancak şu bir gerçek ki, Trabzonspor zaten bu yola çoktan çıkmıştı, başka bir yerde, başka bir kategoride de Abdullah Avcı çoktan yola çıkmıştı…
Trabzonspor uzun yol kaptanı başkanı Ahmet Ağaoğlu ile; Abdullah Avcı ise Başakşehir’de uzun soluklu yaptıklarıyla…
Yollar kesişti sadece, doğru zamanda, doğru yerde, dev buluştular, doğru dil ve yaklaşımla devam ettiler…
Abartlı gelebilir bazılarına…
beIN SPORTS ekranlarında, beIN TEKNİK programında Abdullah Avcı kendini, yapmak istediklerini, o günlerde kendisine “başka” olan takımlar üzerinden tarafsızca anlatıyordu. O gözle izleyenler için eğitici, öğretici, geliştirici bir öğretmendi Abdullah Avcı.
Ancak şunu da biliyorduk…
Kendini doğru ifade edebileceği bir takım bulduğunda da, bütünleşip yarışıp, yarıştırabilcekti. Kullandığı dilin sadeliğine, beden dilini ekliyor ve araya da meslek erbabları için “teknik” terimler sıkıştırıyordu.
Bence şampiyonluk yürüyüşünün başlangıç noktalarında biri de bu noktaydı. Trabzonspor’un şampiyonluğu doğru yönetim anlayışının doğru teknik adamla birleşmesiyle geldi. Tribün doluluk rekorları kıran ikna edilmiş taraftarlarıyla da beslendi...
Kutlamaların ülke genelini bırakalım, dünyada yankılanması, örnek olması, örnek alınması konularını da başka bir yazıya bırakalım. Hikaye büyük, hikayenin içinde hikayeler daha da büyük çünkü.
Bu da son notum olsun...
Transferlerinin büyük bir bölümünü sezon başlamadan bitirdikleri için mi şampiyon oldular bilmiyorum ama yine büyük bölümünü bitirmişler mesela. Çok parametreli bir iş bu, doğrular doğru oyunu besler gün sonunda. Sezon sonunda olduğu gibi.