Ziya Eren.. Genç bir sevdalı!..
Yayınlanma Tarihi 29 Ocak 2007 Pts 11:50
Turkcell Super Lig takımları arasında en genç başkan. 38 yaşında. KLendisini memleket sevdalaısı olarak adlandırıyor. Kayseri Erciyesspor'un bu sezon göreve gelen 3. başkanı. Takımı son sırada yer almasına rağmen küme düşme kelimesini "Ağzımıza bile almıyoruz" diyor.
"Sıradan bir vatandaşım" diyen Ziya Eren ile Ligtv.com.tr Haber Müdürü Erdem Erol konuştu.
"BAŞARI BÜYÜK OLACAKTIR"
-Sayın Eren, Turkcell Süper Ligde son sırada yer alan Kayseri Erciyesspor’un bu sezon 3. başkanısınız. Bu bir risk değil mi?
Ama imkansız değil. Risk ne kadar büyükse başarı da o kadar büyük olacaktır inşallah.
"BİR BEDELİ OLMASI LAZIM!"
-Kayseri Erciyesspor baktığımız zaman iyi futbol sergileyen bir takım ama son sırada yeralıyor ve bu takımı ayakta tutmak için ekonomik destek gerekli. Ekonomik anlamda katkılarınız sözkonusu mu?
Olmaması mümkün mü? Biz bu takımı almış olduğumuzda ilk yarıdan kalan, peşinatlardan kalan, maçbaşına ödemelerden kalan bir hayli borcu vardı. Biz bunların tamamını kapattık. Ve şu anda yaklaşık 5 transferimiz gerçekleşti. 6.sı da hafta içi gerçekleşecek. Bunların bir bedeli olması lazım, siz bunu kabul edersiniz.
-Bu bedeli siz karşıyorsunuz değil mi?
Bu bedeli biz karşılıyoruz.
"MEMLEKET SEVDASI"
-Bu nasıl bir taraftarlıktır ki ...
Bunu memleket sevdası olarak değerlendirirseniz daha iyi olur.
-Sadece spor ruhu değil yani.
Kayseri’nin Turkcell Super Lig’de 2 takımla temsil edilmesi kadar güzel bir şey var mı? Şehir dışına çıktığınızda bu gururu, heyecanı yaşamak kadar güzel birşey var mı? Yani biz Kayseri’mizin tek bayan basketbol takımının 1. ligde olmasından da iftehar ediyoruz, gurur duyuyoruz.
-İstanbul ve Ankara dışında Turkcell Super Lig’de 1 ilden 2 takımı olan tek şehirsiniz.
Evet Adana gibi, İzmir gibi büyükşehirlerimizin Turkcell Super Ligde temsil edilen takımları yok. Bu gururu ve heyecanı biz sonuna kadar yaşatmak istiyoruz.
"İNANDIK TEK YÜREK OLDUK"
-Siz bu yola baş koyarken takımın küme düşme ihtimalini gözönünde bulundurmadınız o zaman.
Biz o kelimeyi ağzımıza bile almayı düşünmüyoruz. Yarabbi bize yardım edecek bu işlerin altından memleket olarak hep birlikte kalkacağız. Şu anda gerek spor kamuyou, gerek belediyelerimiz, gerek valiliğimiz, gerek taraftarımız, dikkat ederseniz ilk defa bir Fenerbahçe maçında sıtadımız tamamen doluydu. Eksi bilmem kaç derecede soğuk bir havada. Biz inandık, taraftar inandı, yani tek vücut tek yürek olduk Kayseri’de.
"BİZİM SEVDAMIZ ÇOK FARKLI"
-Peki Ziya bey, bu sevda ekonomik giderleri çok fazla olan bir sevdadır, nasıl bir sevdadır ki buna bu kadar içten inanarak baş koyuyorsunuz?
İnsanlar doğarlar, yaşarlar ve ölürler. Yani birşeyler bırakmak lazım memlekete. Bizim memleket sevdamız çok farklı. Ben Kayseri’de 3 tane okul yaptırmış birisi olarak bunu söylüyorum. Çok açık ve seçik olarak söylüyorum, bir şeyler bırakmak lazım değil mi sizce de? Biz bu vatanın evladıyız, burada bu paraları kazandık, buranın havasını soluyoruz, buranın ekmeğini yiyoruz. Bundan daha doğal ne olabilir.
-Bende bunları duymak için soruyorum. Çok içten, samimi cevaplar veriyorsunuz. Sorularımı da yanlış anlamıyorsunuz.
Kesinlikle estağfurullah.
"SIRADAN BİR VATANDAŞ"
-Ziya Eren kendisini anlatacak olsa nasıl anlatır. Ziya Eren kimdir?
Ziya Eren 38 yaşında, sade bir hayat süren, sac ticaretiyle uğraşan, 20 yıldır ticaret yapan, evli 3 çocuk babası sıradan bir Türk vatandaşı.
-Sıradan bir hayat sürten dediniz ama ekonomik gelirlerinizi Kayserinin sosyal ve sportif açıdan ilerlemesi için kullanıyorsunuz?
Doğrudur.
-Bana çok ilginç geldi değişik bir tarzınız var.
Affınıza sığınıyorum, yanlış bir şey söylediğimi düşünmüyorsunuz inşallah.
"GÖREVDEN NASIL KAÇABİLİRSİNİZ!"
-Hayır çok hoşuma gitti. Türkiye’de bilinen yönetici profilinin dışında gibisiniz geldi bana.
Bizi bu memleket eğer bu göreve layık gördüyse mutlaka başaracağımıza inanmıştır. Biz onların bu inancını boş çevirmeyeceğiz. Bu işin altından kalkacağız diye düşünüyorum.
-Bu büyük cesaret değil mi?
Şimdi memlekette bir konsensus oluşmuş. Oy birliğiyle bizi istemişler. Buna nasıl karşı gelebilirsiniz. Bu kadar hoş bir görevden nasıl kaçabilirsiniz.