"Kızıl, gerçek bir ağa"

"Kızıl, gerçek bir ağa"
Gaziantepspor Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, Kulübün Resmi Dergisi olan Gaziantepspor Dergisine yaptığı açıklamada İbrahim Kızıl için “O gerçek bir ağa” ifadesini kullandı.

 
İbrahim Kızıl'ın yaşadığı sağlık sıkıntıları nedeniyle büyük üzüntü duyan Gaziantepspor teknik ekibi ve futbolcuları başkanlarını çok sevdiklerini dile getirdiler.
 
Başkan Kızıl'ın çok cömert olduğunu belirten Kafkas, ağa gibi bir insan olduğunu dile getirdi. Teknik Direktör Tolunay Kafkas'ın Gaziantepspor Dergisine yaptığı ilginç açıklamalarda bulunurken geçmişteki başından gelenleri anlattı. İşte Kafkas'ın Dergiye verdiği ropörtaj;
 
Gaziantepspor Kulüp Başkanı İbrahim Kızıl için “ O tam bir Ağa” diye bahseden Gaziantespor’un yeni Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, “ Başkanımız Gaziantepspor için bir şanstır. Gerçek bir ağadır. Biliyorsunuz ağalık eli açıklıktır, cömertliktir. Başkanımız bu konuda hiçbir şeyi esirgemiyor” dedi.
 
“Ben iyi oyuncuyu severim. Bende yıldız statüsünde bir oyuncu olduğum için yıldız oyuncuları seviyorum diyen Kafkas, kendine göre bir takım kaprisleri olabiliyor, keşke olması ama ben yinede yıldız oyuncuları seviyorum. Mümkün olsa da takımın 11 oyuncusu yıldız olsa ifadelerini kullandı.
 
Gaziantepspor’da artık çok başka bir hava var. Trabzonspor’da ‘efsaneye’ dönüştü. Kayserispor’da başarısıyla adından söz ettirdi. Türk futbolunun oluşturduğu modeli çarpıcı örneklerle kıyaslıyor, "Henüz oturmuş bir ekol yok " diyen Tolunay Kafkas, "Takımı ateşleyecek taraftarımız nerede?" diye değerlendirdiği Gaziantepspor’da Başkan İbrahim Kızıl’ın olmasının en büyük şansı olarak değerlendiriyor.
 
Tolunay Kafkas, Gaziantepspor Dergisi'nin yeni sayısına verdiği röportajda yeni sezon planlarını ve futbola bakış açısını anlattı. Tolunay Kafkas’ın bireysel geçmişinin ve futbol mantalitesinin de konuşulduğu röportajda teknik direktörümüz, önümüzdeki sezona dair önemli ipuçları verdi.
 
Başarılı teknik adam, futbolculuk serüveninden Teknik Direktörlüğe geçiş hikâyesini şöyle anlatıyor;  “Ben Denizlispor’da oynadıktan sonra Avusturya’dan bir teklif geldi. Bende hocalığa bir geçiş yapmak istiyordum. Hem oyuncu hem yardımcı antrenör olarak çalışabileceğim bir kulüptü. Orada 1 yıl çok güzel, çok verimli ve iyi bir ortamda çalıştım. Kendimi geliştirdim ve yardımcı antrenörlük deneyimim oldu. Daha sonra Türkiye’ye döndüğümde Fatih hoca ile milli takımın çeşitli departmanların da hizmet vererek başladım. Daha sonrasında Kayserispor’da devam ettim ve şuanda ise Gaziantepspor’dayım.”
 
Kırmızı siyahlı takıma geliş sürecini de kısaca anlatan Kafkas, Gaziantepspor’da olmaktan mutluluk duyduğunu ‘Bu şehre, taraftara ve başkana layık olacağım’ sözleri ile ifade ediyor.
 
“Daha önce Başkanımızla bir görüşmemiz olmuştu. Sonrasında arada git-gel oldu. Fakat Başkanımız sağ olsun tekrar Gaziantepspor’u çalıştırmaya layık gördü beni. Benimde her şeyden önce hem Başkanımıza hem kulübümüze hem şehrimize hem de ileri gelen herkese layık bir teknik direktör olmam gerek. Çalışkan olmak gerek. Biliyorsunuz futbol sadece sonuç oyunu. Bir teknik direktörü değerlendirirken bir çok kriter var onlara da bakmak gerekir. Teknik direktörün oyuncularla ilişkisi, bilgisi, bunlar çok önemli şeyler. Maalesef dünyanın geneline baktığımız zaman herkes sonuçlara bakıyor.”
 
Başarılı teknik adam, kendinizi nasıl anlatırsınız diye sorduğumuzda birkaç kelimeyle kendine olan güvenini ve hedeflerini şu sözleri ile belirtiyor;

“Aslında insanın kendini tarif etmesi, biraz zor ama ben birkaç kelimeyle kendimi anlatacak olursam, genç yaşına rağmen oldukça bilgili, sürekli araştıran, kendini geliştiren ve hırslı ve her konuda kendine güvenen bir teknik adam olarak tanımlayabilirim. Kendime belirlediğim hedeflerim, bulunduğum ortamda kalabildiğim kadar uzun süre kalabilmektir. Üretkenliğimi kulüplere daha çok vermek istiyorum. Yani buradan şuraya gideyim, buraya gideyim gibi bir derdim yok. Şuan ki en büyük hedefim Gaziantepspor’u bir yerlere taşımak. Bu şehirle bütünleşerek, insanların sevgisini kazanmak benim için en büyük başarı olacaktır.”
 
Başarılı bir futbol geçmişinden sonra Kayserispor’u ayağa kaldırışını ve Gaziantepspor’da da hedefleri olduğunu belirten Kafkas,
“Burada da belli hedeflerim var. Oyunculuğum döneminde de başarısız olmadım. Hep ayakta kaldım. Teknik direktörlük hayatımda da zor dönemlere başladım. Özellikle Ertuğrul hocadan sonra Kayserispor’u belli bir yere taşımak kolay bir iş değildi. Şimdi bu hedeflerin aynısını Gaziantepspor’da gerçekleştirmek istiyorum. Bu işler oyunculuk gibi değil, biraz süreç gerekiyor. Hep beraber sabır gösterirsek Gaziantepspor çok daha iyi yerlerde olacaktır.”
 

"ŞAMPİYONLAR LİGİ'NE GİRERİZ"
Gaziantepspor’un yaptığı flaş transferler ile gündeme oturmasından söz açtığımızda, bu kararları yalnız değil, yönetim ile birlikte aldıklarına değinen başarılı çalıştırıcı;    
“Şimdi benim teknik adamlık boyutunda en önemli özelliğim paylaşmayı çok seven biriyim ve bir işin hep beraber yapılması taraftarıyım. Biz bu işi hep beraber yaptık. Başkanımız Gaziantepspor için bir şanstır. Gerçek bir ağadır. Biliyorsunuz ağalık eli açıklıktır, cömertliktir. Başkanımız bu konuda hiçbir şeyi esirgemiyor. Tabii bir 5 yıllık geçmiş sürece baktığımız zaman Gaziantepspor çok iyi yerlerde değildi. Şimdi yeniden bir yapılanma işine girdik. Biraz beklentileri yükselttik ama buda biraz süreç gerektiriyor. Benim herkesten ricam, spor kamuoyundan, sizlerden ve taraftarlardan isteğim, biraz sabırlı olalım. Yani biz en geç 2 yılın sonunda bu takımı iyi yerlere getireceğiz. İnşallah biz bu yılı belirlediğimiz hedeflerde atlatabilirsek ikinci yıl takımın kadrosu da oturmuş olacak ve iyice nokta transferler yapacağız. İki veya üç çok iyi yabancı transferler ile takım mutlaka Avrupa Ligi'ne, Şampiyonlar Ligi'ne girecektir.” diyerek takım olarak hedeflerini de sözlerine ekliyor; “Bizim bu yıl hedefimiz ilk 8 arasında bitirmek ve Türkiye Kupasını Gaziantep’e getirmek. Bu işler de yavaş yavaş bir yerlere geliniyor. Bursaspor gibi örnekler var. Yavaş yavaş bir yerlere geldiler. Bizde sabırla yavaş yavaş sağlam adımlar atarak bir yerlere geleceğiz.”
 
Bir takımı arzulanılan şekilde işleyecek şekilde kazanmasına etki etmek için zamana ihtiyaç gerektiğini hem de taraftar desteği gerektiğini aktaran Kafkas,    ''Taraftarımızın stadı doldurması lazım. Bu işin taraftarsız olması mümkün değil. Bırakın söylediğimiz hedeflere ulaşmayı, bunu hedefin çok çok altında da bitirebiliriz. ''diye görüş belirtirken, hem Başkan’ın hem de kendiniz hırslı olduğunu da vurgulayarak şunları söyledi;
 
Hepimiz hedefe ulaşmak için çalışacağız ama bunun parçaları var. Başkanımız çok hırslı, ben çok hırslıyım. Gerçekten Gaziantepspor’u hiç olmadığı kadar iyi yerlere taşımak istiyoruz. Fakat bunların farklı yönleri de var. Özellikle taraftarımızın stadı doldurması lazım. Bu işin taraftarsız olması mümkün değil. Bırakın söylediğimiz hedeflere ulaşmayı, bunu hedefin çok çok altında da bitirebiliriz. Çünkü taraftarlarımızı bizim için itici bir güç. Taraftarlarımız olmazsa bu işi başarmamız gerçekten çok zor. Maalesef iki maçta da kendi grubumuzun dışında hiçbir taraftarın desteği yoktu. Bu konu önemli bir konu, herkesi stadımıza bekliyoruz. Burayı bir karnaval havasına çevirmemiz lazım. Bursaspor’un Şampiyon olmasındaki en önemli etkenlerden biri taraftar desteğidir.”
 
"EN BASKIN ÖZELLİĞİMİZ KONDİSYON"
Gaziantepspor’un sezona iyi başlamasını ancak bunu iki maçta da yansıtamamasıyla ilgili olarak; “Bizim en baskın özelliklerimizden birisi takımımızın kondisyonunun üst seviyede olması. Bu durum ikinci maçta da ortaya çıktı ama sıkıntılarımız oldu. Bu nedenle çok koşmamıza rağmen çok verimli olamadık. Gaziantepspor’un kondisyon açısından sıkıntısı yok.” İfadelerini kullanan Kafkas, takımın ilerleyen zamanlarda istenilen kıvama geleceğine değindi.
 
Şuanda takımda tek eksiğin 10 numara oyuncu olduğunu dile getiren Tolunay Kafkas, “10 numara arayışımız var. Bunlar çok zor kararlar. İstediğiniz oyuncuyu Türkiye genelinde bir yerlere getirmek çok zor. Bizimde transfer konusunda bazı sıkıntılarımız oluyor. Bunu biraz açmak gerekirse, oyuncunun şehri tercih etmemesi, aile yapısı, okul durumları, maalesef bizi zor durumda bırakıyor. Şuan sadece bir 10 numara açığımız var. Bulabilirsek alacağız, bulamazsak ta yolumuza bu şekilde devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.

"KEŞKE TAKIMIN 11’İ YILDIZ OYUNCU OLSA"
Tolunay Kafkas, Gaziantepspor’a almak istediği fakat mümkün olmayan oyuncular olduğunu söyleyerek; “keşke takımın 11’i yıldız oyuncular olsa” dedi.
 
Gaziantepspor’a almak istediği fakat transferinin gerçekleşmesinin mümkün olmayan isimler olduğunu anlatan teknik adam sözlerini şöyle sürdürdü;  “Ben iyi oyuncuyu severim. Bende yıldız statüsünde bir oyuncu olduğum için yıldız oyuncuları seviyorum. O tip oyuncuların kendine göre bir takım kaprisleri olabiliyor, keşke olması ama ben yinede yıldız oyuncuları seviyorum. Mümkün olsa da takımın 11 oyuncusu yıldız olsa.”  diyerek “takımıma İstediğim oyuncular vardı. Herkes kulübünde üst düzey oyuncuları görmek ister. Kulübün iyi oyunculara sahip olması, kulüp için büyük bir artıdır. Benimde tabii ki takımımıza transfer etmek istediğim özel oyuncular var. Fakat onları almak maalesef çok zor.” dedi.   
 
"YILLARDIR TÜRK FUTBOL MODELİ VE EKOLÜ OLUŞMADI"
Türk futbol modelinin yıllardır oluşturulamadığına değinen Kafkas, bunun çeşitli nedenlerden kaynaklığını belirtirken; “Bir model oluşturmak bir ekol oluşturmak, bunlar çok kolay işler değil. Maalesef bizim bir ekolümüz ve modelimiz oluşmadı. Bununda çeşitli nedenleri var. En basit örneği, 1450 yılında matbaa bulunurken ülkeye 1750 yılında yani 300 yıl sonra gelmiş. Bizlerde bir takım gelişmeleri geç takip ediyoruz. Bunların en önemli nedenlerinden bir tanesi de alt yapılarımızın yetersiz olması. Alt yapılara gerekli eğitimin verilmemesi. Bir oyun düzenimizin, bir şablonumuzun olmaması. Oysaki ben yetenek konusunda yetenekli oyuncularımızın olduğuna inanıyorum. Fakat bunları geliştirmek, bunları dış pazarlara sunabilmek ve bunu harmanlayabilecek bilgiye sahip insanlar çok az yetişmiş ülkemizde. Bu yetişen az sayıda insanlarında maalesef kıymetlerini bilememişiz. Fakat Türk futbolu büyük bir değişim ve gelişim içerisinde. Zaman içerisinde bu modelde oluşacak diye düşünüyorum. Oluşacak diye düşünmekten öte oluşmak zorunda olduğunu biliyorum.” dedi.
 
Anadolu takımlarında ki yükselişin genç teknik adamlar olduğunu da anlatan Kafkas, “Özellikle yönetimlerin, Başkanların, bu işi ister duruma gelmesi, Anadolu takımları ile büyük takımların arasındaki farkın çok aza inmesi, donanımlı genç teknik adamların piyasalarda çalışması, dürüst ve namuslu insanların olması, bence Anadolu takımlarının yükselişinde büyük etkendir.” diye konuştu.
 
"TÜRK İNSANI OLARAK HER KOŞULDA DESTEKLİYORUZ"
Başarılı teknik adam Milli takım hakkında ki görüşlerini anlatırken sözlerine şöyle devam etti; “Ben fatih hocanın hiçbir zaman ayrılmasını istememiştim. Tabii ki bu benim şahsi düşüncem. Yerine de çok önemli kariyerli bir teknik direktör geldi. Teknik direktör’ün yerlisi yabancısı olmaz, iyisi kötüsü olur demiştim. Görüşlerim aynı şekilde devam ediyor. Tabii biz bir Türk çocuğu olarak, Türk teknik direktörü olarak yani Türk insanı olarak milli takımımızı her koşulda destekliyoruz. Her koşulda üzerimize ne düşüyorsa onu yerine getirmek için gayret gösteriyoruz. Bu TFF’nin tasarrufudur. Seçimlere bizler saygı göstermek zorundayız. Bugün onlar orada, yarın bizler orada olabiliriz. Bizler başka ülkelerde çalışabiliriz. Çünkü futbol ve müzik evrensel bir olaydır. İşin içinde sığ düşüncelere hiçbir zaman yer olmaz.” şeklinde konuştu.


"ÇOK UZUN BİR MARATON BAŞLIYOR"
Bu sezon zorlu bir lig yaşanacağını ifade eden Kafkas, her türlü engeli aşabilecek güçte olduklarını belirterek sözlerini şöyle tamamladı;
 
“Bu lig oldukça zor geçecektir. Çok sürpriz sonuçlar olacağını düşünüyorum. Bunu bugün düşünmemek lazım, uzun vadeli bakmak lazım. Çok uzun bir maraton var bu maratonu koşmaya başladık, start aldık. Bazen geri kalacağız, bazen öne çıkacağız. Sonuç olarak nerede bitirdiğimiz çok önemli. Güçlü olanların ayakta kalabileceği bir maraton bu. Bizde Allah’a çok şükür güçlü insanlarız. Her türlü engeli aşabilecek cesaretimiz var. Takımın genel yapısına baktığımız zaman içeride ve dışarıda güçlü bir takımız. Puan kaybetmemek lazım. Ne olursa olsun en azından yenilmemek lazım. Çünkü yenildiğin zaman bir moral çöküntüsü oluyor. Bu işte ben şunu öğrendim. Felsefelerden bir tanesi, hava her zaman güneşli olmuyor. Bazen yağmurlu oluyor, bazen dolu yağıyor, bazen kar yağıyor. O şartlarda eğer kazanamıyorsan kaybetmemekte çok önemli. Kasımpaşa maçında bizim için öyle bir hava vardı. Günümüzde değildik. Oyun istediğimiz gibi gelişmedi. Bu gelişmenin yanında da oyuna ayak uyduramadık ama kaybetmedik. Bu bizim için önemliydi.

KAYNAK: EYÜP ÖZKAN