Islak imza değil Islak Cemal Nalga!
Yayınlanma Tarihi 21 Kasım 2009 Cts 19:12
Tercüman’da da yazsak “Ergenekon” soruşturması biz sporseverlerin fazla merak edip kurcaladığı bir olay değil. Onu Tercüman’ın 1.sayfası her gün inceliyor, irdeliyor. Biz Albay Çiçek’in raporu olduğu iddia edilen kağıttaki imza ıslak mıydı değil miydi onu da tartışmıyoruz. Eskiden “Cafer s...tı bez getir. Çabuk getir tez getir” diye bir laf vardı. “Galatasaray’da da Cemal Nalga öyle bir yaptı ki bez değil, çarşaf getirseniz toparlamak mümkün değil” diyerek yazımıza başlıyoruz.
Show TV Haber Dairesi Başkanı Ali Kırca meşhur köşesi ‘Arka Kapak’ta önceki akşam şöyle dedi: “Bu akıl dışı, etik dışı davranışla bu takımın ruhunu simgeleyen Metin Oktay’ın hatırasına da ihanet ettiniz siz. Ne demişti en büyük Galatasaraylı; “Bizi sevenleri üzmeyelim baba.” Siz üzdünüz. Galatasaray’ı sevenleri üzdünüz. Kırdınız. Bunu niçin yaptınız hala bilmiyoruz. Bilsek de anlamayacağız. Anlasak da kabullenmeyeceğiz. Engeller mi vardı önünüzde kazanmak için? Sakatımız çoktu da ondan yaptık demiş utancın altına imza atanlar şecaat arz ederken. Yani bunun için mi yaptınız? Yani sakatlık engeli yüzünden, öyle mi? Yani sakatlar mıydı akıl tutulmasının sebebi? Engeller miydi? Engellerin aklı ve başarıyı engelleyemeyeceğini hala öğrenemediniz mi? Oysa bunu size öğretecekler, çok uzağınızda değildi. Biraz etrafınıza baksaydınız. Hiçbir şeyden utanmadıysanız; engelleri yıka yıka, Avrupa ve Dünya Şampiyonu olan Galatasaray Engelli Basketbol Takımı’ndan utansaydınız.”
Arka kapak bittiğinde LİG TV Genel Yayın Yönetmeni Şansal Büyüka arayarak tebriklerini Ali Kırca’ya iletmemi istedi. Ali Kırca’nın yanına inip ilettim. Dönelim bugüne Yiğit Şardan istifa ederek başında hiç ilgisi olmasa da, sonradan müdahil olduğu olayda yapılması gerekeni yaptı. Bundan sonra öteki idareci Ahmet Dedehayır da bir an önce istifa etmelidir. Dün camianın önde gelen en az 20 ismiyle konuştum. “Yönetim tamamen istifa etmeli” diyenler de var, “Yönetimin içindeki okullular gidip yerine başkaları gelsin” diyenler de. Adnan Polat’ın istifasını isteyenlere ise şaşırarak bakıyorum. El insaf, Adnan Polat mı yaptı bu üçkağıdı?
Galatasaray Başkanı Adnan Polat ile konuştum, bu işin fotoğrafının olduğunu ilk gazeteci Yiğiter Uluğ’dan pazartesi günü saat 16.00’da öğrenmiş. Aynı gün saat 22.05’te de Galatasaray tüm Türkiye’den özür diledi.
Galatasaray Kulübü artık o kadar büyüdü ki. 12 branşta 1700 sporcu ile mücadele ediyor. Her hafta sonu Sarı-Kırmızılı sporcular 40 tane maça çıkıyor. Hepsinde mücadele edecek sporculardan Adnan Polat’ın haberi mi oluyor? O zaman o mantıkla, hızlı tren raydan çıktı diye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan mı istifa etmeli? Veya yargının bir yerinde bir hakim ters karar verdiyse Adalet Bakanı mı istifa etmeli? Emniyet’te bir usulsüzlük olunca Emniyet Genel Müdürü istifa mı ediyor? Bu çıkışlar timsah gözyaşları ile yapılan çıkışlardır.
FEDERASYONUíNUN HİÇ Mİ SUÇU YOK?
Olayı tam bilmeyenlere hatırlatalım; Galatasaray Cafe Crown’un oyuncusu Cemal Nalga, Galatasaray Cafe Crown’un özel maçında yaptığı hareketten ötürü ceza almış, Federasyon da bu ceza özel maçta oluştuğu için cezanın da özel maçta çekilmesine karar vermişti. Bu kararın saçmalığı şu. O zaman özel maçta ceza alan herkes, ligden önce uyduruk da olsa bir turnuva düzenler bir gün içersinde 5 maç yaparak cezayı eritebilir. Şimdi doğal olarak Fenerbahçe Ülker de olaylı Efes Pilsen maçından ötürü aldığı cezaları özel maçlarda çekmek istediğini belirtiyor. Bu konuda Fenerbahçe Ülker’den Nedim Karakaş bu yönde çıkışlar yapıyor. Basketbol Federasyonu Profesyonel Disiplin Kurulu Başkanı Av. Akın Süel bundan sonraki süreç için belirleyici olacak.
Dün Şansal Büyüka ile tekrar konuştum. Şansal ağabey şunları söyledi: “Galatasaray yönetimi toplanarak son derece saygın bir duruşla özür diledi. Futbol ailesi pek özre alışık değildir. Bir yanlış var ise Galatasaray olgunluk gösterdi. Galatasaray’ın ligden düşürülmesini doğru bulmuyorum. Bir çok Galatasaraylı çekilmek istese bile buna gönlüm razı olmaz. Bu olayda en çok Basketbol Federasyonu’nu suçluyorum. Oyak Renault’un itirazından sonra federasyon gerekli özeni göstermedi. Basketbol Federasyonu’nun iyi yönetildiğini düşünmüyorum...”
GALATASARAY DAHA ÖNCE DE 2 KEZ YAPMIŞ
Ayrıca bu tür lisans sahtekarlıkları daha önce de yapılmış. Bizim bulduğumuz, 1958 yılının 18 Eylül’ünde yapılan kürek yarışlarında da Sönmez Gönenç isimli kürekçi Oktay Ozan lisansı ile yarışmış ve 19 Eylül 1958 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nden bulduğumuz habere göre o tarihte lisans sahtekarlığından 4 tek dümencili teknesi diskalifiye edilmiş.
Ama o zamanki Galatasaray Başkanı Sadık Giz istifa falan etmemiş. Doğalı da bu. Ayrıca Cumhuriyet’teki haberin sonunda şöyle denmiş o zaman: “Bu ikinci hadise. Galatasaray Kulübü’nün biri futbolda diğeri de kürekte olmak üzere bu ikinci lisans hadisesidir. Elinde sayılamayacak kadar çok sporcusu bulunan bu kulübün böyle hareketlere girişmesi cidden utanılacak bir hadisedirî. Yani demek ki önceden bir de futbolda yapılmış.
Show TV Haber Dairesi Başkanı Ali Kırca meşhur köşesi ‘Arka Kapak’ta önceki akşam şöyle dedi: “Bu akıl dışı, etik dışı davranışla bu takımın ruhunu simgeleyen Metin Oktay’ın hatırasına da ihanet ettiniz siz. Ne demişti en büyük Galatasaraylı; “Bizi sevenleri üzmeyelim baba.” Siz üzdünüz. Galatasaray’ı sevenleri üzdünüz. Kırdınız. Bunu niçin yaptınız hala bilmiyoruz. Bilsek de anlamayacağız. Anlasak da kabullenmeyeceğiz. Engeller mi vardı önünüzde kazanmak için? Sakatımız çoktu da ondan yaptık demiş utancın altına imza atanlar şecaat arz ederken. Yani bunun için mi yaptınız? Yani sakatlık engeli yüzünden, öyle mi? Yani sakatlar mıydı akıl tutulmasının sebebi? Engeller miydi? Engellerin aklı ve başarıyı engelleyemeyeceğini hala öğrenemediniz mi? Oysa bunu size öğretecekler, çok uzağınızda değildi. Biraz etrafınıza baksaydınız. Hiçbir şeyden utanmadıysanız; engelleri yıka yıka, Avrupa ve Dünya Şampiyonu olan Galatasaray Engelli Basketbol Takımı’ndan utansaydınız.”
Arka kapak bittiğinde LİG TV Genel Yayın Yönetmeni Şansal Büyüka arayarak tebriklerini Ali Kırca’ya iletmemi istedi. Ali Kırca’nın yanına inip ilettim. Dönelim bugüne Yiğit Şardan istifa ederek başında hiç ilgisi olmasa da, sonradan müdahil olduğu olayda yapılması gerekeni yaptı. Bundan sonra öteki idareci Ahmet Dedehayır da bir an önce istifa etmelidir. Dün camianın önde gelen en az 20 ismiyle konuştum. “Yönetim tamamen istifa etmeli” diyenler de var, “Yönetimin içindeki okullular gidip yerine başkaları gelsin” diyenler de. Adnan Polat’ın istifasını isteyenlere ise şaşırarak bakıyorum. El insaf, Adnan Polat mı yaptı bu üçkağıdı?
Galatasaray Başkanı Adnan Polat ile konuştum, bu işin fotoğrafının olduğunu ilk gazeteci Yiğiter Uluğ’dan pazartesi günü saat 16.00’da öğrenmiş. Aynı gün saat 22.05’te de Galatasaray tüm Türkiye’den özür diledi.
Galatasaray Kulübü artık o kadar büyüdü ki. 12 branşta 1700 sporcu ile mücadele ediyor. Her hafta sonu Sarı-Kırmızılı sporcular 40 tane maça çıkıyor. Hepsinde mücadele edecek sporculardan Adnan Polat’ın haberi mi oluyor? O zaman o mantıkla, hızlı tren raydan çıktı diye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan mı istifa etmeli? Veya yargının bir yerinde bir hakim ters karar verdiyse Adalet Bakanı mı istifa etmeli? Emniyet’te bir usulsüzlük olunca Emniyet Genel Müdürü istifa mı ediyor? Bu çıkışlar timsah gözyaşları ile yapılan çıkışlardır.
FEDERASYONUíNUN HİÇ Mİ SUÇU YOK?
Olayı tam bilmeyenlere hatırlatalım; Galatasaray Cafe Crown’un oyuncusu Cemal Nalga, Galatasaray Cafe Crown’un özel maçında yaptığı hareketten ötürü ceza almış, Federasyon da bu ceza özel maçta oluştuğu için cezanın da özel maçta çekilmesine karar vermişti. Bu kararın saçmalığı şu. O zaman özel maçta ceza alan herkes, ligden önce uyduruk da olsa bir turnuva düzenler bir gün içersinde 5 maç yaparak cezayı eritebilir. Şimdi doğal olarak Fenerbahçe Ülker de olaylı Efes Pilsen maçından ötürü aldığı cezaları özel maçlarda çekmek istediğini belirtiyor. Bu konuda Fenerbahçe Ülker’den Nedim Karakaş bu yönde çıkışlar yapıyor. Basketbol Federasyonu Profesyonel Disiplin Kurulu Başkanı Av. Akın Süel bundan sonraki süreç için belirleyici olacak.
Dün Şansal Büyüka ile tekrar konuştum. Şansal ağabey şunları söyledi: “Galatasaray yönetimi toplanarak son derece saygın bir duruşla özür diledi. Futbol ailesi pek özre alışık değildir. Bir yanlış var ise Galatasaray olgunluk gösterdi. Galatasaray’ın ligden düşürülmesini doğru bulmuyorum. Bir çok Galatasaraylı çekilmek istese bile buna gönlüm razı olmaz. Bu olayda en çok Basketbol Federasyonu’nu suçluyorum. Oyak Renault’un itirazından sonra federasyon gerekli özeni göstermedi. Basketbol Federasyonu’nun iyi yönetildiğini düşünmüyorum...”
GALATASARAY DAHA ÖNCE DE 2 KEZ YAPMIŞ
Ayrıca bu tür lisans sahtekarlıkları daha önce de yapılmış. Bizim bulduğumuz, 1958 yılının 18 Eylül’ünde yapılan kürek yarışlarında da Sönmez Gönenç isimli kürekçi Oktay Ozan lisansı ile yarışmış ve 19 Eylül 1958 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nden bulduğumuz habere göre o tarihte lisans sahtekarlığından 4 tek dümencili teknesi diskalifiye edilmiş.
Ama o zamanki Galatasaray Başkanı Sadık Giz istifa falan etmemiş. Doğalı da bu. Ayrıca Cumhuriyet’teki haberin sonunda şöyle denmiş o zaman: “Bu ikinci hadise. Galatasaray Kulübü’nün biri futbolda diğeri de kürekte olmak üzere bu ikinci lisans hadisesidir. Elinde sayılamayacak kadar çok sporcusu bulunan bu kulübün böyle hareketlere girişmesi cidden utanılacak bir hadisedirî. Yani demek ki önceden bir de futbolda yapılmış.