Güle güle Büyük Şef!
Yayınlanma Tarihi 6 Aralık 2013 Cum 10:00
Video yükleniyor...
Dünya futbolunun Büyük Şef'i, Tomas Ujfalusi, Çek Cumhuriyeti'nde Sigma Olomuc'ta başlayan kariyerinin hemen başında Alman ekibi Hamburg tarafından keşfedildi. İtalya'da Fiorentina, İspanya'da Atletico Madrid ve Türkiye'de Galatasaray formaları giydi. Oynadığı her ligde, adından fazlasıyla söz ettirmenin, unutulmaz maçların kahramanı olmanın bir yolunu buldu.
Hamburg, kendisini dünyaya gösterdiği yer oldu. Daha henüz ilk sezonunda, unutulmaz bir şampiyonluk mücadelesinin kahramanıydı.
2000-2001 sezonundan son haftaya şampiyonluk iddiası ile giren Shalke, Unterhaching karşısında geriden gelip 5-3 kazandığı maçı bitirdiğinde tek ihtiyacı Bayern Münih Hamburg'a kaybetmesiydi. 90. dakikaya 1-0 yenik giren Bayern'in ümitleri tükenmek üzereydi ki, 90. dakikada Ujfalusi'nin kaleciye gönderdiği topa hakem Markus Merk geri pas kararı verdi. O çift vuruş, Patrik Anderssen'in ayağıdan kaleye giderken, Almanya Bundesliga'nın şampiyonu tek bir geri pasla son saniyede belli oluyor, mutlu sona Bayern Münih ulaşıyordu.
Tomas Ujfalusi, kariyerinin en golcü sezonunu da Hamburg'da geçirdi. 2002-2003 sezonunda iki gol buldu. Sonraki durağı Fiorentina'ydı. İtalyan ekibin Ujfalusi'li yılları, takımın tarihinde en az gol yenen sezonlar arasında yer bulacaktı. Prandelli yönetiminde savunmanın sağında da oynayabileceğini keşfeden Tomas Ujfalusi kendi deyimiyle, "çift kişilikli bir futbolcu" olmuştu. Ve artık İspanya'nın yolunu tutacaktı.
Sevilla ile Atletico Madrid arasında krize neden olan transfer süreci sonunda Tomas Ujfalusi Madrid takımının formasıyla buluştu. Kariyerinin en başarılı yıllarını Atletico Madrid'te geçirdi. Avrupa Ligi Şampiyonluğu ve Süper Kupa'yı kaldıran Ujfalusi, İspanya futbol tarihine, "Messi'yi sakatlayan adam" olarak geçti. Barcelona maçında yaptığı hamle, akıllarda yer etti.
Ujfalusi için sıra Galatasaray forması ile TT Arena'ya çıkmaya gelmişti. Tomas Ujfalusi, sarı-kırmızılı forma ile kariyerinde gördüğü en tutkulu taraftar grubunun önünde futbol oynamanın tadına vardığı ilk sezonda, ona neden "büyük şef" lakabı takıldığını gösterdi. Yaşını bir rakamdan öteye taşıyıp deneyimini konuşturdu. 5 Mart 2012'de oynanan Sivasspor karşılaşmasında, kariyerinin son gol sevincini tattı. İkinci sezonu talihsiz sakatlıklara kurban gitse de, Galatasaray savunmasının genç ismi Semih Kaya'ya ne biliyorsa öğretti.
Tomas Ujfalusi, Galatasaray'dan ayrılsa da, futbol oynamaya devam etmek istedi. Ülkesine döndü, Sparta Prag formasıyla son bir mücadele verecekti. Ama yüreğindeki futbol sevgisine vücudu cevap veremedi.
Çek futbolunun 11 dil bilen efsane savunmacısı, Tomas Ujfalusi, futbolu bıraktığını açıkladı. Dünya futbolu Ujfalusi'nin ardından el sallarken, hepimiz eminiz ki, bu son, onun içindeki futbol arzusunu bitiremez. Biliyoruz ki, bir gün bir yerde yeniden karşılaşacağız, büyük şef! O güne kadar, şimdilik, sadece hoşçakal!
Hamburg, kendisini dünyaya gösterdiği yer oldu. Daha henüz ilk sezonunda, unutulmaz bir şampiyonluk mücadelesinin kahramanıydı.
2000-2001 sezonundan son haftaya şampiyonluk iddiası ile giren Shalke, Unterhaching karşısında geriden gelip 5-3 kazandığı maçı bitirdiğinde tek ihtiyacı Bayern Münih Hamburg'a kaybetmesiydi. 90. dakikaya 1-0 yenik giren Bayern'in ümitleri tükenmek üzereydi ki, 90. dakikada Ujfalusi'nin kaleciye gönderdiği topa hakem Markus Merk geri pas kararı verdi. O çift vuruş, Patrik Anderssen'in ayağıdan kaleye giderken, Almanya Bundesliga'nın şampiyonu tek bir geri pasla son saniyede belli oluyor, mutlu sona Bayern Münih ulaşıyordu.
Tomas Ujfalusi, kariyerinin en golcü sezonunu da Hamburg'da geçirdi. 2002-2003 sezonunda iki gol buldu. Sonraki durağı Fiorentina'ydı. İtalyan ekibin Ujfalusi'li yılları, takımın tarihinde en az gol yenen sezonlar arasında yer bulacaktı. Prandelli yönetiminde savunmanın sağında da oynayabileceğini keşfeden Tomas Ujfalusi kendi deyimiyle, "çift kişilikli bir futbolcu" olmuştu. Ve artık İspanya'nın yolunu tutacaktı.
Sevilla ile Atletico Madrid arasında krize neden olan transfer süreci sonunda Tomas Ujfalusi Madrid takımının formasıyla buluştu. Kariyerinin en başarılı yıllarını Atletico Madrid'te geçirdi. Avrupa Ligi Şampiyonluğu ve Süper Kupa'yı kaldıran Ujfalusi, İspanya futbol tarihine, "Messi'yi sakatlayan adam" olarak geçti. Barcelona maçında yaptığı hamle, akıllarda yer etti.
Ujfalusi için sıra Galatasaray forması ile TT Arena'ya çıkmaya gelmişti. Tomas Ujfalusi, sarı-kırmızılı forma ile kariyerinde gördüğü en tutkulu taraftar grubunun önünde futbol oynamanın tadına vardığı ilk sezonda, ona neden "büyük şef" lakabı takıldığını gösterdi. Yaşını bir rakamdan öteye taşıyıp deneyimini konuşturdu. 5 Mart 2012'de oynanan Sivasspor karşılaşmasında, kariyerinin son gol sevincini tattı. İkinci sezonu talihsiz sakatlıklara kurban gitse de, Galatasaray savunmasının genç ismi Semih Kaya'ya ne biliyorsa öğretti.
Tomas Ujfalusi, Galatasaray'dan ayrılsa da, futbol oynamaya devam etmek istedi. Ülkesine döndü, Sparta Prag formasıyla son bir mücadele verecekti. Ama yüreğindeki futbol sevgisine vücudu cevap veremedi.
Çek futbolunun 11 dil bilen efsane savunmacısı, Tomas Ujfalusi, futbolu bıraktığını açıkladı. Dünya futbolu Ujfalusi'nin ardından el sallarken, hepimiz eminiz ki, bu son, onun içindeki futbol arzusunu bitiremez. Biliyoruz ki, bir gün bir yerde yeniden karşılaşacağız, büyük şef! O güne kadar, şimdilik, sadece hoşçakal!