“Çok yıprandım“

“Çok yıprandım“

Beşiktaş'ta son dört buçuk yıldır yöneticilik yapan Kıvanç Oktay, yaklaşık 8 ay önce kulübün futbol şubesin kapatılmasının ardından, geri plana çekilmişti. O günden buyana as başkanlık görevini sürdüren Oktay, yönetimden istifa etmemişti. 

Siyah beyazlı kulüpte yaklaşan genel kurul öncesi tekrar Beşiktaş yönetimi içinde yer alamayacağına açıklayan Kıvanç Oktay, çok yıprandığını ve geri plana çekilmesinin kendi açısından çok doğru bir karar olduğu belirtti. Oktay başkan Yıldırım Demirören ile aralarında en ufak bir sorunun olmadığınıda sözlerine ekledi. DHA'dan Övünç Özdem'e konuşan "Ben bu ayın sonunda yapılacak seçime kadar Beşiktaş yönetim kurulu üyesiyim. As başkanlık görevimde devam ediyor. Yaklaşık dört buçuk yıldır Hem Serdar Bilgili, hem de Yıldırım Demirören döneminde yönetivilik yaptım. Ama herşeyin bir zamanı var. Beşiktaş'ta yeterince görev yaptığıma inanıyorum. Görev yapacak çok insan var. Zaten son 7 - 8 aydır kendimi geri çektim. Yeni yönetim kurulunda da yer almayacağım için, benden sonra gelecek arkadaşların önünü açmak istedim. Kulüpteki aktif olarak görev yaptığım dönemde çok gözönüdeydim. Hakketmediğim eleştirilere maruz kaldım. Bir notdatan sonrada çok yıprandığımı hissettim. İçinde bulunduğum yönetim kurulunuda yıpratmaya başlamıştı bu eleştiriler. Yönetim kurulu ile aramızda bir proplem olduğu için geri çekildim diye bir şey söz konusu değil. Benim Yıldırım Demirören ile sadece kulüp ilişkim yok, enişte kayın birader ilişkimiz var. Sonuçta benim biraz daha geri plana çekilmem kemdim açısından daha doğruydu. Bugün de doğru yaptığıma inanıyorum. Bir yerden sonra nerede duracağımızı bilmemiz lazım"

"TİGANA ÇOK ZOR BİR ORTAMDA GÖREV YAPIYOR"
Oktay, kulübün futbol şubesi başkanı görevini yürüttüğü dönemde göz önünde kendisi olduğu için, olumsuz sonuçların arndından  cezanın kendisine kesildiğini söyledi. Beşiktaş teknik direktörü Jean Tigana'nı da bugünlerde kendisine yapılan muameleyi gördüğünü belirtti. "Geçmişte benim yaşadığım olayları şimdi Tigana'nın yaşıyor"diyen Kıvanç Oktay Tigana'nın çok zor bir ortamda görev yaptığını vurguladı. Oktay ayrıca yönetim kurulu ile teknik adamın arasının kötü olma gibi bir lüksü olmadığını dile getirdi.

"GEÇMİŞTE BANA KESİLEN CEZALAR ŞİMDİ TİGANA'YA KESİYOR"
"Beşiktaş'ta bugün de benim yönetimde olduğum günlerde de elimizden geleni yaptığımıza inanıyorum. Tek fark o günlerde sorumlu olarak ben gözüküyordum. Bazı şeyler kötü gittiğinde birilerine ceza kesilmesi hep gündemi gelir. Bu oluşan durumda bir suçlu var. O giderse her şey düzelir mantığı hakim oluyor. Bu bazı yönetici arkadaşlarımda da oluşmuştu. Ama ben elimi bu işlerden çektikten sorra yine aynı giderlerde devam etti. Transferlerde devam etti. Ayrıca benim dönemimde olan transferlerde şahsi olarak yaptığım transferler değildi. Bugün de aynı durum var. Transferleri yine yönetim kurulu ortak olarak yapıyor. Sonuçta futbol takımlarının her zaman başarılı olacağı gibi bir şey söz konusu değil. Beşiktaş'ın bir gün düzeleceğine inanıyorum. İyi bir futbol takımı ve iyi bir teknik direktör var. Büyük bir başarı gelemesede Tigana'nın zor bir ortamda görev yaptığına inanıyorum. Geçmişte benim yaşadığım olayları şimdi Tigana'nın yaşadığını düşünüyorum. Bugün Tigana gider, yerine başka biri gelirse suçlu yine ya bir yönetici ya da bir teknik adam olacaktır. Şuanda da yönetimle arasında bir sorun var gibi bakmamak lazım. Bundan yaklaşık bir yıl öncede benim yönetimle aramda bir sorun varmış gibi gösteriliyordu. Aslında benim yönetimle birebir olarak bir sorunum yoktu. Bugün Tigana'da aynı duruma düştü. Ortada büyük yatarımlar yapılarak kurulan bir takım ve başa getirilen bir teknik adam var. Bu ekibinde bağlı bulunduğu bir yönetim kurulu var. Yakalanması istenen başarıda hep birlikte hareket edilerek gelecektir.Dolayısıyla bir yönetim kurulunun hocasıyla ve futbol takımıyla kötü ilişkisi içinde olması gibi bir lüksu yoktur. İyi olmak zorundadırlar. Yanlış yaptığı şeyler varsa düzeltiler".

"AİLTON'U BEN ALMADIM"
Kendi döneminde yapılan Ailton transferi başta olmak üzere, takıma alınan futbolcular konusunda eleştirilen Kıvanç Oktay, Ailton'u kendisinin almadığını söyledi. Göreve geldikleri ilk dönemde anlaştıkları teknik direktör Vincente Del Bosque'yi de medya ve camiadan gelen baskıların karşısında duramadıkları için göndirdiklerini belirten Oktay, Del Bosque'nin erken gönderildiğini, paniğe kapılarak aldıkları göreve son kararını uygulamadıkları takdirde Beşiktaş'ın bugün çok daha iyi durumda olacağına inandığını söyledi.

"Ailton'u bi takmıma ben almadım. Del Bosque'nin gönderilmesi ise yönetim kurulunca alınmış bir karadı. Ben İspanyol hocanın çok iyi bir teknik adam olduğuna inanıyorum. Fakat o dönemde biz yönetim olarak çok tecrübesizdik. Ama hem medyadan hem de camianın içinden yükselen seslerin karşısında duramadık. Onun paniğine kapılarak erken gönderdik Del Bosque'yi. Del Bosque kalsaydı Beşiktaş belki bu durumda olmayacaktı. Rıza hoca döneminde de bazı hatalar yapıldı. Transferler bugün Tigana'nın tercihi üzerine yapılıyorsa, o gün de bir iki futbolcu hariç teknik adamın görüşü doğrultusunda yapıldı. Del Bosque gelmeden yaptığımız aldığımız bazı oyuncular vardı. Benim sadece o kısımdan eleştiri almam gerekir. Ama o futbolculara baktığımızda da bugün biri Galatasaray'da biri Trabzonspor'da oynayamaya devam ediyor. Bu onların iyi futbolcu olduğunu gösteriyor. Hatalarım olmuştur, ama genel olarak baktığımızda elimden gelenin en iyisini yaptığıma inanıyorum. Vicdanen rahatım. Beşiktaş'ın benim için her zaman yeri ayrıdır. Ama yönetici olarak görevimi tamamladım. 5 yıl veya10 yıl sonra ne olur bilemem ama şu gün için ne yöneticilik ne de başkanlık  gibi bir düşüncem yok. Yöneticilik gelip geçecidir, kalıcı olan Beşiktaşlı olmaktır".

Kendisinden sonra, görevi devralen Murat Aksu'nun yıpratılmaması gerektiğini savunan Oktay, "O sorumlulukta görev yapan insanlarında morele ihtiyacı var"dedi.

"MURAT AKSU'YU YIPRATMAMAK LAZIM"
"Murat Aksu tam olarak benim görevimi almadı. Birilerinin yaptığım görevi devam ettirmesi lazımdı. Aksu yine ikinci başkan ama benim sorumluluklarımı üstlendi. Kendisinin yönetim kurulunun aldığı kararları uyguladığına inanıyorum. Onu da yönetim kurulu içinde değerlendirmemiz lazım. Eğer her şeyde Murat Aksu'yu sorumlu tutarsak, onu yıprıtmaktan başka bir sonuç elde edemeyiz. O sorumlulukta görev yapan insanlarında morele ihtiyacı var"

Kıvanç Oktay son olarak kulübün borçunun önümüzdeki yılladra ödeneceğini ve büyük kulüplere başkan olmak insanların,  cebinden para vermeye hazır olması gerektiğini söyledi. Oktay bu tip kaynaklar olmadan büyük kulüplerin çevrilmesinin zor olduğunu dile getirdi.

"BÜYÜK KULÜPLER BAŞKANLARININ MADDİ DESTEĞİ OLMADIĞI TAKDİRDE AYAKTA DURAMAZ"
"Bugün bütün büyük kulüplerin borcu var. Hatta Beşiktaş'ın borcunun diğerlerinden daha az olduğuna inanıyorum. Beşiktaş yönetimi futbol gelirleri ile bu miktarı ödeyemeyince Fulya gibi projeler üretmeye başladı. Buralardan gelecek paralarla borcun önümüzdeki bir iki yıl içinde kapanacağına inanıyorum. Bu gün bu borcun olması normaldir. Bunu transferlere bağlamamak lazım. Oluşan borcu sadece transferlerde harcanan paralara bağlamamak lazım. Bundan sonrada transferler devam edecektir ve yapılmak zorundadır. Yapmazsanız bu takım takım olamaz. Başkana olan borçda tamamen kulüp başkanının kendi iradesi ile oluşan bir durumdur. Ben Beşiktaşlı olarak böyle bir başkana sahip olduğumuz için mutluyum. Gerektiği yerde kulübi milyonlarda dolar parasını koyabiliyor. Bunda kötü bir şey aramamak lazım. Demek ki ortada olan bir açık var. Bu açığıda başkanın, bir ortak gibi davranarak kapattığını düşünebiliriz. Ben de imkanıkm olduğu zaman ve ihtiyaç duyulduğu zaman bugüne kadar yaptığım gibi yine yaparım. Demirören'in yaptığı şimdiye kadar görülmemiş bir miktar olduğu için göze çarpıyor. Bundan sonraki başkanlarında bu tip rakamları göze alarak gelmesi lazım. Artık büyük kulüplerin bu tip maddi katkılar olmadan çevrilmesi mümkün değildir.