'Büyüklük' Güneş'te kaldı
Yayınlanma Tarihi 3 Şubat 2011 Per 08:34
Trabzon 1 yenilgiyle dağılır mı?
Niye dağılsın. Her maçı kazanacak diye bir kural mı var. Bir takımın çıkışı olduğu gibi inişi de olacak elbette. Yeter ki panik yapmasınlar. En önemlisi iki maçtır topa vurmayan, adam kovalamayan, şut atmadan, rakip ceza alanına dalmadan maçı tamamlayan orta sahasını, yani Colman'ı, Selçuk'u, Jaja'yı forma sokmaya baksın.
Ümit Özat taraftar dövdü...
Bunun yorumu yok. A.Gücü taraftarının Ümit Özat'ın anasına avradına küfür edip, saha içinde saldırmasını, Ümit Hoca'nın da saldırganı nakavt etmesini tek kelime ile 'rezalet' olarak buldum.
Hakemleri nasıl buldunuz?
Kırmızı kartlar normal. Kimi haksız attılar. 4 büyüklere çıkan 5 kırmızı karttan hangisi yanlış. Belki ağır olabilir ama yanlış yok. Hakemin kırmızı kartına baktığımız kadar futbolcumuzun da tavrına bakabilsek çok şey düzelecek ama, bunu yapmak işimize gelmiyor.
Güneş, Kocaman'ın elini sıktı..
Şenol Güneş'in Aykut Kocaman'ın elini sıkmasını 'Büyüklük' olarak yorumluyorum. Şenol Hoca yaş olarak Aykut Hoca'dan büyük. Hoca olarak, Aykut Hoca'dan daha kıdemli. En önemlisi Kadıköy'de misafir. Anadolu'nun bir geleneği vardır. Evine düşmanın gelse, misafir diye ağırlarsın. Keşke Aykut Hoca, gidip Şenol Hoca'nın elini sıksaydı.
Fener, Manisa'da nasıl oynar?
F.Bahçe, Trabzon karşısındaki mücadelesini bu sezon ilk kez gösterdi. Manisa maçında aynı hırsı gösterirler mi, açıkçası kuşkuluyum. Üstelik bu hırsı, bazı kesimlerin iddia ettiği gibi 1 milyon dolarlık prim tetiklediyse, yönetimin Manisa maçında da aynı primi vereceğini sanmam. Ama futbolcular paralarını zaten alıyorlar. Aldıkları paranın, giydikleri formanın hakkını verecekler. Kötü oynayabilirler, ama umursamaz oynayamazlar.
Kartal iç-dış sorunu yaşar mı?
Beşiktaş'ın iç saha-dış saha sorunu yaşayacağını sanmıyorum. Dar alanı açacak oyuncuları var, geniş alanı kullanacak hızlı adamları var, hal böyleyken niye 'iç saha-dış saha' diye sıkıntı çeksin. Beşiktaş'ın sıkıntısı savunmasında. Schuster'in fantezi aramasına gerek yok. Ernst ya oynayacak ya oynayacak. Necip unutulmayacak. Tamam hücum zenginliği olan takım zevk veriyor da, savunmada bu kadar boş bırakılmaz ki.
Schuster, hakemlere taktı mı?
Schuster'in hakemlerle uğraşması, kuralları zorlaması yeni değil. Bu bakımdan B.Belediye maçında sahadan atılması benim için sürpriz olmadı. Bir ülkeye çalışmaya geliyorsan o ülkenin kurallarına, alışkanlıklarına hem uyacaksın, hem de saygı duyacaksın.
Hagi'nin takımda imzası var mı?
G.Saray'ın 5 transferle güçlenmesinde dinamizm adına bir Hagi imzası görüyorum ama, bir kaliteyi asla göremiyorum. Galatasaray şu anda sadece koşan bir takım. Bu takımın kaliteye ihtiyacı var. Yani Baros'a , Kewell'a ve Arda'ya... Bu Baros'u anlamakta zorluk çekiyorum. Galatasaraylılar'a 'neresinden sakat 'diye soruyorum' kafasından' diye cevap alıyorum. O zaman düzeltin bu adamın kafasını. Oynadı mı büyük güç. Ama adam bir var, beş yok.
Niye dağılsın. Her maçı kazanacak diye bir kural mı var. Bir takımın çıkışı olduğu gibi inişi de olacak elbette. Yeter ki panik yapmasınlar. En önemlisi iki maçtır topa vurmayan, adam kovalamayan, şut atmadan, rakip ceza alanına dalmadan maçı tamamlayan orta sahasını, yani Colman'ı, Selçuk'u, Jaja'yı forma sokmaya baksın.
Ümit Özat taraftar dövdü...
Bunun yorumu yok. A.Gücü taraftarının Ümit Özat'ın anasına avradına küfür edip, saha içinde saldırmasını, Ümit Hoca'nın da saldırganı nakavt etmesini tek kelime ile 'rezalet' olarak buldum.
Hakemleri nasıl buldunuz?
Kırmızı kartlar normal. Kimi haksız attılar. 4 büyüklere çıkan 5 kırmızı karttan hangisi yanlış. Belki ağır olabilir ama yanlış yok. Hakemin kırmızı kartına baktığımız kadar futbolcumuzun da tavrına bakabilsek çok şey düzelecek ama, bunu yapmak işimize gelmiyor.
Güneş, Kocaman'ın elini sıktı..
Şenol Güneş'in Aykut Kocaman'ın elini sıkmasını 'Büyüklük' olarak yorumluyorum. Şenol Hoca yaş olarak Aykut Hoca'dan büyük. Hoca olarak, Aykut Hoca'dan daha kıdemli. En önemlisi Kadıköy'de misafir. Anadolu'nun bir geleneği vardır. Evine düşmanın gelse, misafir diye ağırlarsın. Keşke Aykut Hoca, gidip Şenol Hoca'nın elini sıksaydı.
Fener, Manisa'da nasıl oynar?
F.Bahçe, Trabzon karşısındaki mücadelesini bu sezon ilk kez gösterdi. Manisa maçında aynı hırsı gösterirler mi, açıkçası kuşkuluyum. Üstelik bu hırsı, bazı kesimlerin iddia ettiği gibi 1 milyon dolarlık prim tetiklediyse, yönetimin Manisa maçında da aynı primi vereceğini sanmam. Ama futbolcular paralarını zaten alıyorlar. Aldıkları paranın, giydikleri formanın hakkını verecekler. Kötü oynayabilirler, ama umursamaz oynayamazlar.
Kartal iç-dış sorunu yaşar mı?
Beşiktaş'ın iç saha-dış saha sorunu yaşayacağını sanmıyorum. Dar alanı açacak oyuncuları var, geniş alanı kullanacak hızlı adamları var, hal böyleyken niye 'iç saha-dış saha' diye sıkıntı çeksin. Beşiktaş'ın sıkıntısı savunmasında. Schuster'in fantezi aramasına gerek yok. Ernst ya oynayacak ya oynayacak. Necip unutulmayacak. Tamam hücum zenginliği olan takım zevk veriyor da, savunmada bu kadar boş bırakılmaz ki.
Schuster, hakemlere taktı mı?
Schuster'in hakemlerle uğraşması, kuralları zorlaması yeni değil. Bu bakımdan B.Belediye maçında sahadan atılması benim için sürpriz olmadı. Bir ülkeye çalışmaya geliyorsan o ülkenin kurallarına, alışkanlıklarına hem uyacaksın, hem de saygı duyacaksın.
Hagi'nin takımda imzası var mı?
G.Saray'ın 5 transferle güçlenmesinde dinamizm adına bir Hagi imzası görüyorum ama, bir kaliteyi asla göremiyorum. Galatasaray şu anda sadece koşan bir takım. Bu takımın kaliteye ihtiyacı var. Yani Baros'a , Kewell'a ve Arda'ya... Bu Baros'u anlamakta zorluk çekiyorum. Galatasaraylılar'a 'neresinden sakat 'diye soruyorum' kafasından' diye cevap alıyorum. O zaman düzeltin bu adamın kafasını. Oynadı mı büyük güç. Ama adam bir var, beş yok.