Aradaki fark!

Aradaki fark!
Galatasaray, Şampiyonlar Ligi'nde... Yani ağır sıklette...

Rakip deseniz, anlatmaya bile gerek yok... Adı üstünde Manchester United...
Bitmedi...
Maç, Manchester United'ın mabedi Old Trafford'da...
Ama gördük ki Galatasaray çatır çatır oynadı... Rakibin ve ulus-lararası futbol otoritelerinin bile kabul ettiği iki penaltısı verilmedi...
Biri banko, diğeri büyük ihtimalle penaltı...
Bitmedi...
Üç topu direkten döndü...
Doksan dakika boyunca en az rakibi kadar pozisyona giren, topu ayağında daha fazla tutan bir Galatasaray...

KAZANMAYA ÇALIŞTI
Bu takım bu maçı kaybetti...
Buna rağmen eleştiri değil alkış aldı...
Niye?
Futbol oynadı...
Kazanmaya çalıştı...
Ama olmadı...
Hani 'Galip sayılır bu yolda mağlup' hesabı...

**

Gelelim Fenerbahçe'ye...
Avrupa Ligi'nde oynuyor...
Yani Şampiyonlar Ligi'ne göre daha hafif, daha dişine göre...
Üstelik rakip Manchester değil, Avrupa'nın orta takımlarından Marsilya...
En önemlisi...
Kendi evindesin ve arkanda seni deli gibi destekleyen 50 binden fazla seyirci...
Ama bakıyoruz, rakip senin ceza alanı çevresinde 'cirit' atıyor...
Kaleci Volkan olmasa dakika bir, gol bir olacak...
Buna rağmen fena bir ilk yarı çıkarmıyorsun...
Üstelik çok az pozisyona girdiğin maçta 2-0 da öne geçiyorsun...

İKİ PAS YAPAMIYOR
Buna rağmen başına konan 'devlet kuşunun' bile farkında değilsin... Hele son yarım saat...
Rakibin baskısından bunalıyorsun, 'Türkiye'nin en iyi pas yapan takımıyım' diyorsun, iki pas yapamıyorsun...
Topu ayağında 30 saniye bile tutamıyorsun...
Öyle ki 50 yıl öncesinde kalan anlayışla topu dan-dun uzaklaştırıp savunma yapıyorum sanıyorsun...
Acemi Bienvenu'yü çare diye oyuna alıyorsun...
Sonuç; son yedi dakikada iki gol yiyip yeni bir hayal kırıklığına imza atıyorsun...
Ligdeki bir-iki sonuca bakıp kimse kendisini kandırmasın...
Fenerbahçe, iyi oyuncuları olan kötü bir takım...
Aksini iddia ediyorlarsa 'hodri meydan...' Oynayın, gruptan çıkın da görelim...