Anlamlı veda busesi...
Yayınlanma Tarihi 16 Mayıs 2011 Pts 10:29
Bu bir veda maçıydı. Zirvede götürülen lig yarışının, kayıp hanesinde yalnızca üç beraberliğe sahne olan Kadıköy cephesinde F.Bahçe'nin son kez sahne alışıydı.
Ve tabii ki, yüzüp yüzüp kuyruğa gelinen şampiyonluk mücadelesinin, firesiz aşılması şart karşılaşmasıydı.
İlgi yoğun, destek müthiş, tribünler iğne atılsa yere düşmeyecek ölçüde doluydu. Taraftar her zamankinden daha coşkuluydu. Ama F.Bahçe, bir coşku selinin içinden geçip oyuna başladığında gergindi, etkisizdi ve durgundu. Belli ki haftalardır süren bu nefes kesici mücadelenin oluşturduğu baskı, finiş çizgisine yaklaştıkça kendisini daha güçlü hissettiriyordu. Hem o sıralar A.Gücü de topu iyi dolaştırıyor ve iyi oynuyordu. Özellikle de F.Bahçe'nin hücum organizasyonundaki en etkili kanadından sıklıkla hamle yapıyor, sadece o bölgeden rakip savunmayı yıpratmakla kalmıyor, bir de Gökhan'ın öne çıkmasına fırsat tanımıyordu.
Tam 25 dakika sancılı bir kıvranışı yaşadı F.Bahçe. Ne oyunu tutabildi, ne de rakip kaleye gidip pozisyon bulabildi. Raynoch'un Alex'le girdiği ikili mücadelede hakem penaltıyı çalınca rahat bir nefes aldı. Ve bu maçtaki galibiyet yolculuğu, işte o penaltıyla başladı. 4 dakika sonra kaleci Senecky, Niang'ı düşürüp ikinci penaltıyı yapınca, F.Bahçe iyiden iyiye rahatladı. Çünkü Senecky kırmızı kart görmüş, kaleye geçmesi için Özgür oyuna alınırken Vittek saha dışına çıkmak zorunda kalmıştı. F.Bahçe için çifte kavrulmuş lezzetindeydi bu iş. Rakip eksilmekle kalmıyor, bir de hücumdaki etkili silahını kaybediyordu. Söylemeye gerek yok. Alex tabii ki o penaltıyı da gol yaptı. Henüz 30. dakikaydı. Oyun devam ediyordu. Ama A.Gücü için maç bitmişti! Çünkü iyi başlangıç yaptığı oyunda, Başkent ekibinin motivasyonu ikinci penaltı kararıyla birlikte yitmişti. F.Bahçe şimdi daha derli toplu oynuyor, oyunu tamamıyla kontrol ediyordu. Pozisyon bulmaktaki sıkıntısı ise yine sürüyordu. Futbolun azizliğine bakın, 48. dakikada bir penaltı daha kazandı F.Bahçe. Alex hat-trick'i, üçüncü penaltıyı da kalecinin sağına atarak yaptı. O sıralar ilginç olan F.Bahçe'nin kazandığı penaltıların yarısı kadar pozisyon üretemeden üç farkı yakalamasıydı.
Sonrasında işler F.Bahçe'nin istediği gibi gitti. Bekir ve Alex'in golleriyle yarım düzinelik fark geldi. Alex, tam beş gol atarak Türkiye'deki kariyerinde bir ilki gerçekleştirdi. "Şampiyon" seslerinin yükseldiği tribünlerin coşku dolu tezahüratlarıyla Kadıköy'deki veda maçı da açık farklı bir skorla ve üç puanla bitti. Bu, liderin bu sezon sahasında taraftarına verdiği en sıcak ve en anlamlı veda busesiydi.
Ve tabii ki, yüzüp yüzüp kuyruğa gelinen şampiyonluk mücadelesinin, firesiz aşılması şart karşılaşmasıydı.
İlgi yoğun, destek müthiş, tribünler iğne atılsa yere düşmeyecek ölçüde doluydu. Taraftar her zamankinden daha coşkuluydu. Ama F.Bahçe, bir coşku selinin içinden geçip oyuna başladığında gergindi, etkisizdi ve durgundu. Belli ki haftalardır süren bu nefes kesici mücadelenin oluşturduğu baskı, finiş çizgisine yaklaştıkça kendisini daha güçlü hissettiriyordu. Hem o sıralar A.Gücü de topu iyi dolaştırıyor ve iyi oynuyordu. Özellikle de F.Bahçe'nin hücum organizasyonundaki en etkili kanadından sıklıkla hamle yapıyor, sadece o bölgeden rakip savunmayı yıpratmakla kalmıyor, bir de Gökhan'ın öne çıkmasına fırsat tanımıyordu.
Tam 25 dakika sancılı bir kıvranışı yaşadı F.Bahçe. Ne oyunu tutabildi, ne de rakip kaleye gidip pozisyon bulabildi. Raynoch'un Alex'le girdiği ikili mücadelede hakem penaltıyı çalınca rahat bir nefes aldı. Ve bu maçtaki galibiyet yolculuğu, işte o penaltıyla başladı. 4 dakika sonra kaleci Senecky, Niang'ı düşürüp ikinci penaltıyı yapınca, F.Bahçe iyiden iyiye rahatladı. Çünkü Senecky kırmızı kart görmüş, kaleye geçmesi için Özgür oyuna alınırken Vittek saha dışına çıkmak zorunda kalmıştı. F.Bahçe için çifte kavrulmuş lezzetindeydi bu iş. Rakip eksilmekle kalmıyor, bir de hücumdaki etkili silahını kaybediyordu. Söylemeye gerek yok. Alex tabii ki o penaltıyı da gol yaptı. Henüz 30. dakikaydı. Oyun devam ediyordu. Ama A.Gücü için maç bitmişti! Çünkü iyi başlangıç yaptığı oyunda, Başkent ekibinin motivasyonu ikinci penaltı kararıyla birlikte yitmişti. F.Bahçe şimdi daha derli toplu oynuyor, oyunu tamamıyla kontrol ediyordu. Pozisyon bulmaktaki sıkıntısı ise yine sürüyordu. Futbolun azizliğine bakın, 48. dakikada bir penaltı daha kazandı F.Bahçe. Alex hat-trick'i, üçüncü penaltıyı da kalecinin sağına atarak yaptı. O sıralar ilginç olan F.Bahçe'nin kazandığı penaltıların yarısı kadar pozisyon üretemeden üç farkı yakalamasıydı.
Sonrasında işler F.Bahçe'nin istediği gibi gitti. Bekir ve Alex'in golleriyle yarım düzinelik fark geldi. Alex, tam beş gol atarak Türkiye'deki kariyerinde bir ilki gerçekleştirdi. "Şampiyon" seslerinin yükseldiği tribünlerin coşku dolu tezahüratlarıyla Kadıköy'deki veda maçı da açık farklı bir skorla ve üç puanla bitti. Bu, liderin bu sezon sahasında taraftarına verdiği en sıcak ve en anlamlı veda busesiydi.