Albacete’li Iniesta’dan Varto’lu Şervan’a...
Yayınlanma Tarihi 14 Temmuz 2010 Çar 11:43
Bizim coğrafyanın kanayan yarasıdır etnik kavga...
Tıpkı İspanya gibi...
Atamamıştır güzel ülkem vücudundan bu kangreni yıllardır...
Tıpkı İspanya gibi..
Hafta geçmesin ki, bombalar patlamasın, ocaklar sönmesin...
Tıpkı İspanya gibi...
Gün doğmasın ki analar, babalar sevdiklerini teröre kurban vermesin...
Tıpkı İspanya gibi...
Bakıyorum Avrupa’nın iki ucundaki iki farklı ülkeye...
Sorunlar, sıkıntılar, mutsuzluklar birbirinin karbon kopyası..
Biri diline dolamış Türk-Kürt kavgasını, ötekinin derdi Bask-Katalan karşıtlığı... Ayrımcılığın körüklediği işsizlik, ekonomik kriz, göç de işin cabası...
Galiba sadece isimler değişik... Burada Ayşe’ler, Fatma’lar, Rojin’ler ağlıyor; orada Sofia’lar, Maria’lar, Sara’lar...
Buralarda Ahmet’ler, Mehmet’ler işsiz; orada Juan’lar, Jorge’ler...
Güney Afrika’daki 19. FIFA Dünya Kupası’nın final maçını izlerken İspanya ile Türkiye’nin bu ortak yazgısı aklıma geldi...
Çünkü, pazar günü öğle saatlerinde Barcelona’nın Ramblas Meydanı’nda “İspanyol değiliz”, Madrid’in Del Sol’ünde, “Ne Katalonya, ne Bask, tek gerçek Kastilya..”, Bask’ın başkenti Bilbao’da da, “Özgürlük” pankartları açılmış, “Kralın takımı kaybetsin” sloganları ortak ses olmuş...
Aynı saatlerde de Şırnak sokakları sanki harp meydanı... Kiminin elinde sözde PKK bayrağı, kiminin elinde “İntikam” pankartı...
“Peki nasıl çözülecek bu sorun” diye düşünürken 6 numaralı İspanyol oyuncu Andres Iniesta golü attı gecenin bir yarısı...
İşte o anda, daha üç dört saat öncesine kadar meydanlarda ‘etnik ayrımcılık’
sloganları atan İspanyollar tek vücut oluyor, Katalan’ı, Basklısına, Galiçyalısı, Kastilyalısına sarılıp ağlıyordu.
Krizden başını kaldıramayan, koyduğu vergiler nedeniyle sokağa çıkacak yüzü kalmayan Başbakan Zapatero bile, “Bu zafer İspanya’nın tek vücut olabileceğinin kanıtı” demeciyle şirin gelmeye başlamıştı insanlara...
Gerçekten, futbol sadece futbol değil...
Franco’nun ifadesiyle “toplumları uyuşturan” bir oyun hiç değil..
Futbol, modern dünyanın en önemli sosyal olayı...
Düşmanları barıştıran, kavgaları sonlandıran, insanoğluna ‘ortak paydayı’
anımsattıran müthiş bir olgu...
Evet, İspanya, ‘etnik’ krizi futbolla aştı; en azından bir süreliğine...
Peki biz ne yapacağız? Diyarbakırlı’yla Rizeliyi, Muşluyla, Trabzonluyu, İzmirliyle Vanlıyı nasıl bir bayrak altında toplayacağız?
Nasıl mı?
Futbolla... Üstelik elimize de fırsat geçmişken...
İsterseniz biraz açayım konuyu..
Fransa’nın Metz takımında oynayan 17 yaşında Şervan Taştan diye bir futbolcu var. Ailesi Varto’dan göç etmiş, malum nedenlerden dolayı. Türkçeye yabancı, Fransızca, İngilizce ve Kürtçe konuşuyor. Ama o doğduğu toprakların ‘ulusal takımı’na gönlünü vermiş, Arda, Mehmet Topal, Servet Çetin, Volkan, Semih ağabeylerinin posterlerini odasına asacak kadar da Türkiye tutkunu...
Günün birinde “Ay-Yıldız için oynar mısın” demişler. O da ilk uçağa atlayıp İstanbul’un yolunu tutmuş. Şimdilerde genç takımların yıldızı, hocalarına göre, eğer bir aksilik olmazsa, 19 yaşaltı, 21 yaşaltı derken birkaç yıl sonra A takımın değişilmezi olacak...
Ve eğer futbolun talih kuşu bu ülkeyi birazcık seviyorsa, örneğin 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası finallerinde genç Şervan, kadroya çağrılır; grup maçında da Türkiye bugüne kadar bırakın yenmeyi, tek gol bile atamadığı İngiltere ile kapışır.. İşte o maçta da bizim toprakların çocuğu Şervan, burnu büyük İngilizleri dize getirir...
Futbol bu.. Olmaz, olmaz demeyin... Düşünsenize, Türkiye bir ilki gerçekleştiriyor, İngiltere’ye gol atıyor, Britanya’yı deviriyor ve golün altında da Türkçeyi yeni söken Vartolu Şervan’ın imzası var...
Hadi bakalım görelim etnik ayrımcılığı. İnanın, o golü atarsa Şervan, Trabzon’un Maraş Meydanı’ndan Diyarbakır’ın Ofis Caddesi’ne, İzmir’in Atatürk Anıtı’ndan İstanbul’un Taksim’ine kadar milyonlar sevgi zinciri oluşturur, insanlar saatlerce dans eder... “Şervan...” “Şervan...”
sesleriyle sokaklar inler... Ne Kürt, ne Laz, ne Çerkez ayrımcılığı kalır...
Unutulmasın ki, bu ülke hiçbir konuda ortak hareket etmiyor, etmeyecek de!
Ama futbol olunca, dünya duruyor...
Haydi Vartolu Şervan; Albacete’li Iniesta bir golle bütünleştirdi dağınık İspanyolları... Artık sıra sende.. Bitir şu sözde Türk-Kürt kavgasını...