"Trabzonspor için ölürüm"

"Trabzonspor için ölürüm"
Trabzonspor Genel Kurulu'nda delegelerin yönetimi ibra etmemesi ve mahkeme yolunun açılması üzerine başkan adaylarından İbrahim Hacıosmanoğlu, "Medyada yeralacak manşetlerin üzüntüsünü yaşıyorum" dedi.
Trabzonspor'un 40. Genel Kurulu, camianın tarihine damga vurdu. 40 yıllık tarihinde Genel Kurul tarafından ilk kez bir yönetim kurulu ibra edilmedi. Bu gelişme üzerine Başkan adaylarından İbrahim Hacıosmanoğlu'yla konuştuk. Ligtv.com.tr Haber Müdürü Erdem Erol'a konuşan Hacıosmanoğlu, farklı değerlendirmelerde bulundu. Hacıosmanoğlu, böyle bir olayın yaşanmaması gerektiğini vurgularken, "Baktığınız zaman medyada bizim hakkımızda çok olumlu şeyler yazılmayacaktır. Yarın ki manşetlerin şimdiden üzüntüsünü yaşıyorum. Trabzonspor için asılmaya razıyım, gerekirse ölürüm"" diye konuştu.
 
"ÜZÜNTÜSÜNÜ YAŞIYORUM"
-Genel kurulun iradesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Böylesine önemli bir kentin spor kulübünün ülke gündemine olumlu olarak manşet olmasını arzu eden bir insanım. Eğer biz bu kentin önemini idrak edemezsek ülke gündemine olumsuz olarak yansımasını istiyorsak, her türlü eylemi yapıp gündem yaratabilirsiniz. Yönetimin ibra olup olmaması konusunda düşüncem sadece Trabzon kentinin ve Trabzonspor’un ülke genelinde manşet olduğu konularla onore olması, rencide olmaması. Baktığınız zaman medyada bizim hakkımızda çok olumlu şeyler yazılmayacaktır. Yarınki manşetlerin şimdiden üzüntüsünü yaşıyorum. Keşke böyle bir şey olmasaydı. Çünkü siz yönetimleri ibra etmek istemezseniz, organize olursunuz 300-500 kişi getirirsiniz, ibra etmezsiniz. Hatırlıyorsanız aynı şey Serdar Bilgili başkanlığında Beşiktaş’ta olmuştu. Sonra camianın ileri gelenleri toplanıp bunu ortadan kaldırmıştı, kulüp zarar görmesin diye. Şimdi böyle bir olay yaşandı ama yaşanmamasını isterdim. Bunun üzüntüsünü yaşıyorum. Trabzon kentinin, Trabzonspor'un bu şekilde gündem olmasının üzüntüsünü yaşıyorum.
 
"KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK"
-Genel kurulun bu iradesi bir anlamda tribünlerin tepkisinin genel kurula yansıması mı? Çünkü her taraftar kongre üyesi değil ama tribünlerde başlayan tepki bir anlamda genel kurulada yansıdı.
Orada oy kullananlar genel kurulda oy kullanma hakkı olan insanlar. Sizde yakından takip ediyorsunuz ve biliyorsunuz; bizim başkanlık adayı olduğumuz süre içerisinde çok sıkıntılarla karşılaştık. Trabzonspor'un sahibi olarak kendini görüp belli makamlara gelen insanların bizim yönetim kurulu oluşturma noktasında dahi bize nasıl samimiyetsiz yaklaştıklarını, şahsımıza olmasa da yönetim kurulumuza girmek isteyen insanlara özel ilişkilerini manevi baskı olarak kullandığı, yönetim kurulu oluştururken hangi sıkıntılarla karşılaştığımız, samimiyetsizliklerle karşılaştığımız da bir gerçek. Bunun tek amacı vardı, şehir insanını Trabzon kentine, kültürüne yakışır şekilde lider başkanı profili çizdiğimiz için Trabzonspor’dan siyasi ve ticari rant peşinde olan insanlarında bizim olduğumuz yerde kurum menfaatlerinin şahıs menfaatlerinin üstünde olacağını bildikleri için bu kurumuda kullanamayacaklarını hissettikleri için Hacıosmanoğlu’nun Trabzonspor’a başkan olmaması için her türlü ayak oyunlarını yaptığını bütün kamuoyu biliyor. O yüzden de bu şehrin insanı bize teveccüh gösteriyor. Bakın sayın Recep Tayyip Erdoğan’da aynı olaylarla karşılaştı ama bugün ülkenin tek başına başkanlıktanda daha yüksek makamında iradeyle yönetiyor. Bunların hepsi iktidara gelmek isteyen isanların önünü kestiğiniz zamanda bizim Türk insanı ona çok farklı tepki gösteriyor. Şimdi bizim olduğumuz yerde elbetteki sadece aslolan Trabzonspor’un başarısı olacaktır. Siz Trabzonspor’dan siyasi ve ticari rant elde etmek için uğraş verirseniz, sonucunda kaybeden kurumunuz olur. Trabzonspor bu samimiyetsiz ortamdan kurtulmadığı süre içerisinde başarıları yakalaması tamamen tesadüflere bağlıdır. Biz onun için bağımsız aday olduk. Kimsenin icazetini almadık. Kimsenin teşviğiyle, zorlamasıyla yönetim kurulumuza kimseyi almadık. Kendi irademizle çıkıp aday olduk ve sadece muhatap olacağımız insanlar bu kulübün sahibi olan delegasyondur dedik. Taraftarıdır dedik yola çıktık. Allah nasip ederde bu görevi yarın akşam itibariyle devralacağız. Bütün görüntü ve insanların korkusu, ortaya koymak istedikleri farklı oyun şekilleri bu korkudandır. Ama korkunun ecele faydası olmadığını biliyorsunuz. Onun için sevgili Trabzonspor severleri hiç merak etmesin, onlara karşılıksız hizmet edecek bir başkanları ve o başkan etrafında kenetlenen, Trabzonspor’a hizmet etmek isteyen bir yönetim kurulu var.
 
"TRABZONSPOR İÇİN ASILMAYA HAZIRIM..."
-Siz bu yönetimde başkan vekiliydiniz. Genel kurulun yönetimi ibra etmemesi sonucunda bir dönem yönetimde görev aldığınız için, mahkeme yolu açıldığından dolayı sizi tehdit eden bir durum sözkonusu mu? Endişeniz var mı?
Trabzonspor kurumsallaşmış bir anonim şirket. Halka açık bir şirket. Bütün hesapları gerek borsa, gerekse yeminli mali müşavirler tarafından denetleniyor. Yani insanların yanlışları olabilir, kurumuna zarar vermiş olabilir. Bunun hesabının sorulmasının yer ve yöntemi var. Şimdi bütün hesapları kağıt üzerinde şeffaf olan bir yapıyı düşündüğünüz zamanda mahkemenin ne karar vereceği elbette ki incelemeler sonunda olur. Ama Trabzonspor'un bu duruma düşmesi beni üzen nokta. Yoksa Trabzonspor için asılmaya da razıyım, Trabzonspor için ölürüm de. Yeterki Trabzonspor'un taraftarı dik gezsin. Yoksa onun dışında kaygımız hiçbir zaman olamıştır olmazda. Bu sorduğun konuyla ilgili spekülasyon yapacak insanlar vardır. Ama onlar nedir, Hacıosmanoğlu korkusudur. İşte 6 aydan beri Hacıosmanoğlu'na her türlü ayak oyunlarını yapıyorlar. Hacıosmanoğlu liste yapamayacak dediler, adaylıktan çekilecek dediler, son güne kadar bunun dedikodusunu yaptılar. Ama bilmiyorlar ki Hacıosmanoğlu yöneticiyken de girdiği yoldan, yaptığı eylemlerden hiçbir zaman geri dönmedi. Bu bizim Trabzonlu oluşumuzun verdiği bir özelliktir. Bu doğuştan bir özelliktir. Ne mutlu ki bize Trabzon gibi bir şehirde doğduk. Liderlik vasıfı doğuştan var bizde.
 
"KABUS GİBİ ÇÖKMÜŞ"
-Sizin de bugüne kadar üstüne basa basa söylediğiniz siyasi iradenin, Bakan Faruk Özak'ın etkisiyle...
Siyasi irade değil, Trabzonspor'dan siyasi ve ticari rant elde etmek. Trabzonspor'un kaptanlık, başkanlık makamından gelip de, Türkiye'de Trabzon şehrini devlet makamlarının en yüksek kademesinde temsil eden sayın bakanın samimiyetsizlikleriyle bu hale geldi Trabzonspor. Sayın Özak'ın samimiyetsizlikleri 23 seneden beri Trabzonspor'un üzerine bir kabus gibi çökmüş. Elbette Trabzonspor'un eski kaptanı, başkanı, bakanı tarafsız kalmayı becerebilse, bir ağabeyi olgusuyla hareket edebilse biz onu taktirle anarız.
 
"FİNCANCI KATIRLARINI ÜRKÜTTÜK"
-Bakan Özak'ın kendisine muhalif olmasından ve Sadri Şener'i desteklemesinden dolayı Nuri Albayrak yönetim kurulunun ibra edilmemesinden dolayı şimdi İbrahim Hacıosmanoğlu'nu destekliyor deniliyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bunlar da beni yıpratmak için yapılan, benim Trabzonspor başkanlığına gümbür gümbür gelişimden dolayı, bir deyim var "Fincancı katırlarını ürküttük" herhalde. Onların çıkardıklarıdır bu. Biz bu şehrin, bütün insanların teveccühünü aldık. Biz başkan adayı olduğumuz zamanda, başkan adayı olan insanlar gibi kimseden icazet almadık. Grupları yönlendireceğini söyleyen insanlarla ilişkiye girmedik. Sayın Özak'ın yönlendirmesiyle sayın Şener bunu yaptı diyorsak sayın şener zan altına giriyor burada. Böyle olunca sayın Şener'i, Trabzonspor'u mahkeme yoluna düşüren insan konumuna düşürüyorlar. Trabzonspor'da başkanlık yapmış bir insan, Trabzonspor'un mahkeme kapılarına gitmesine vesile olduysa, onuda bu kamuoyu değerlendirecektir. Ben Trabzon kentini ve Trabzonspor'un güzel şeylerle anılmasını istiyorum. Olumsuzluklarla anılmasını istemiyorum. Yanlışları olan insanlardan yanlışlarının sorulmasınında yol ve yöntemi vardır. Bu kuruma zarar vermeden yapılmalıdır. Ben bundan yanayım. O yüzden salondan dışarı çıkmadım, kulübün ibrası için oy kullandım. Şimdi zayın Şener burada zan altında kalıyorsa, o ibra döneminde orada kalıp bir önceki yönetimi ibra etme zorunluluğu vardı, Trabzonspor başkan adayının. Yarın siz başkan olduğunuz zaman düşünürseniz, bugün Trabzonspor'da kongrede tecelli eden iradeyi genel kurula maledemezsiniz. 5900'a yakın dekegenin oy kullanacağı bir yerde, çıkan karar 50 delege farkıyla çıkmış. Genel kurulun iradesi diyede bunu düşünemezsiniz. O zaman bunu yapmak  için yarın önerge vereceksiniz, sağduyulu insanlar o zaman hakikaten bunun hesabını sormak istiyorsa, sandığa ayrı bir pusula konsun, geçmiş yönetim ibra edilsin mi edilmesin mi diye sorsun. Kişilerin yanlışı olabilir, ama 10 milyonlarca taraftarı olan, uluslararası bir takım ve genel kurulda 200 kişi gelip Trabzonspor'u mahkeme kapılarına sürükleme sürecine itecek. Siz bunun genel kurul ve camianın iradesi olduğunu söyleyebilirmisiniz. Beni üzen tarafı bu. Tepki göstermenin yolu ve yöntemi ayrıdır. Bunu yaparken kurumu zarar uğratıp, zan altında bırakmamak lazımdır. Yarın medyada, yönetimini ibra edemeyen bir Trabzonspor'un nasıl yeralacağını sizde bir Karadenizli olarak tahmin ediyorsunuzdur. O yapının, bu şehrin itibarını zedeleyeceğini düşündüğüm için onun üzüntüsünü yaşıyorum. Ama hesap sorulması gereken insanlar varsa bunun yol ve yöntemi bellidir ve o şekilde sorulur diye düşünüyorum.
 
Erdem EROL'un Trabzonspor kongresiyle ilgili değerlendirmelerini okumak için TIKLAYIN...
 
erdem.erol@ligtv.com.tr