Türk futbol tarihine geçen İsviçre maçının başaktörü Mehmet Özdilek, ilk kez bu kadar açık konuştu. İşte Şifo Mehmet'in; Terim'den, Beşiktaş'ın geleceğine kadar bir çok konudaki ilginç sözleri:
"HATAMI KABUL ETTİM, DAHA NE YAPAYIM?"
“İki ay önce PH yapımla TV8’de ’Kampüs Yolu’ diye bir program yaptık. Üniversitelerine gidip, öğrencilerin ve gençlerin sorunlarını yansıtmaya çalıştık. Sonra da ’futbol okulu’ projesi teklifi geldi. Çocukların geleceği söz konusu olduğu için hiç düşünmeden kabul ettim. Sokak çocuklarına futbol eğitimi vereceğiz. Bunu İsviçre maçında yaşananları unutturmak için yaptığım doğru değil. Çünkü bu tür sosyal sorumluluk projelerini ilk kez yapmıyorum. Futbol ilginç bir olaydır. Anlık hareketlerini beyninizde kontrol edemeyebilirsiniz. Ben İsviçre maçına dek hep ettim. Çok gergin bir ortamdı. Anlık refleks mi dersiniz, ne dersiniz, bilemem. İstemdışı bir hareket yaptım. Sonra da açık yüreklilikle çıkıp, davranışımın doğru olmadığını kabul edip, istifa ettim. Daha ne yapabilirdim ki? Herkes hata yapabilir
"FATİH HOCA'YA KIRGINIM"
Olaydan hemen sonra istifa ettim. Ama ceza Şubat’ta tebliğ edildi. Yani 16 ay sporun içinde olamadım. Artık cezam bitti. Kolay bir süreç değildi, yaşayan bilir. 15-20 gün, gazetelerde ve televizyonlarda olmanın psikolojisini düşünün. Ve tek hedef sizdiniz. Hatamı kabul edip, istifamı verdim. Ama bu süreçte çok yalnız bırakıldım. Herkes çıkıp ‘Ben bir şey yapmadım’ dedi. Kimse o sürece dek neler olduğunu açıklamadı. Fatih hoca da açık ve net bir duruş sergileyemedi. Benim alnım ak. Fatih Hoca’ya olan kırgınlığım hâlâ sürüyor. İstifadan sonra hiç görüşmedik. Bir sürü söylentiler oldu. Ama herkes, her şeyin ne olduğunu iyi biliyor. Konuşmak kimsenin işine gelmiyor. Milli Takım için yeniden teklif alsam, bir daha aynı ekiple çalışmam mümkün değil.
"İSTEYEN GEREKEN DERSİ ALDI"
Bu zor durumdan çıkmak için kendime güvenmem ve sağlam şekilde ayakta durmam gerekiyordu. Ben de bunu yaptım. Bu kötü süreci ailem, eşim, dostlarım ve arkadaşlarımla geçirdim. Eşim hep yanımdaydı. 8 aylık kızım Yağmur da sığınağım oldu. Toplumun büyük kesiminden de destek aldım. Bu da beni çok mutlu etti. İsviçre maçı sonrası isteyenler, büyük dersler çıkardı. Yeni bir süreç başladı. Yunanistan, Norveç, Bosna maçları var. Gönül ister ki başarılı olsunlar En büyük temennim bu. Çünkü futbolcular başarıyı hak ediyor. Emre ise akıllı bir oyuncu. Kafası çok çalışır. Saha içinde hırçın ve agresif olabilir. Ancak gidip ırkçılık yapacağına inanamıyorum. Bu işten alnının akıyla çıkacak
"ALKIŞ BEŞİKTAŞ TARAFTARINA"
Beşiktaş zor süreçte. Elindeki tek şey Türkiye Kupası. Şampiyonluğu ancak F.Bahçe ve G.Saray’ın hatalarıyla yakalayabilir. Bu süreçten nasıl çıkacaklar? Tigana’nın tüm istediği transferler yapıldı. Ama o, vaatlerini yerine getiremedi. Sözleşmesinde ağır şartlar var. Yönetim bu yüzden gönderemedi. Umut veren bir takımı yok. Oyunun rengini değiştirecek isim bulunmuyor. Süper Lig takımlarından tekilifler var. Gitme ihtimalim yüksek. Bu arada sporun içinde olmak ve bir gün şartlar ne olursa olsun Beşiktaş’ta görev yapmak en büyük hayâlim. Bu saha içi de olabilir, yukarıda da olabilirim. Aslında Beşiktaş’ta alkışı tek hak eden taraftar. Oyuncular ’İnönü’de seyircisi baskısı var’ diyor. Ama onlar İnönü’deki asıl baskıyı görmediler. Beşiktaş’ı izleyen kitle her geçen gün azalıyor.”
Kaynak: VATAN