Konyaspor Kulübü, Turkcell Süper Kupa finalinde çıkan olaylara ilişkin suç duyurusunda bulundu.
Kulübün internet sitesinden yapılan açıklamada, Samsun'daki Beşiktaş-Atiker Konyaspor finalinde yaşanan, sporun ruhuna uygun olmayan davranışların, tasvip edilmediği belirtildi.
Konyaspor taraftarının, yeni stadın açılışından bu yana tribünlerde kötü ve çirkin tezahüratta bulunmadığı, Konya'da oynanan milli maçlarda da taraftarların ortaya koyduğu davranışların takdir topladığı vurgulanan açıklamada, "Bu olumlu tabloya rağmen, pazar akşamı karşılaşmanın ikinci yarısında tribünlere nasıl ve kimler tarafından sokulduğu belli olmayan kesici, delici bir aletin saha içinde olması, iki takım taraftarlarının birbirlerine fiili ve sözlü olarak sataşmaları, rakip takım tarafından koltuk ve sandalyelerin sahaya atılması, kısaca maç sonrası Süper Kupa sevincini gölgede bırakacak görüntülerin oluşması, tüm spor kamuoyunu olduğu gibi bizleri de derinden üzmüştür." ifadelerine yer verildi.
Atiker Konyaspor'un bugüne kadar sporda her türlü şiddetin karşısında olduğu, sporun ruhuna aykırı eylemlere asla prim vermediği, şiddet yanlısı tutum izlemediği, kulübün bugün de aynı dik duruşu sergilemeye kararlı olduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Kendini bilmez birkaç kişinin yaptığı tasvip edilmesi mümkün olmayan davranışları kulübümüzle ilişkilendirmek ve tüm Konyaspor camiasını bu konu üzerinden haksız şekilde suçlamaya çalışmak iyi niyetle bağdaşmamaktadır. Yasaya aykırı davranış içerisinde bulunanlar, hangi kulübün taraftarı ise bulunup en kısa sürede cezalandırılması en büyük temennimizdir. Kulübümüz bugün her iki taraftan da sahaya girip rakibine fiili müdahalede bulunanların tespit edilip, gereken cezaların verilmesi için suç duyurusunda bulunmuştur."
Lig ve kupa şampiyonu iki kulübün karşı karşıya geldiği, tansiyonu yüksek geçeceği belli olan maç öncesi ve sonrasında, bazı konuların dikkati çektiği aktarılan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Takımızın kamp yaptığı otelin önüne gelen Beşiktaş Belediyesine ait 14 otobüsten inen vandallar, otel çevresindeki pankartlarımıza saldırmış ve tahrikte bulunmuşlardır. Maç öncesinde stadyum girişinde Beşiktaş taraftarlarını taşıyan otobüslerde yapılan aramalarda çok sayıda kesici, delici, patlayıcı madde bulunmuş, emniyet tarafından kayıt altına alınmıştır. Takımımızın attığı ilk golden sonra yedek kulübemizin arkasında bulunan akredite olmuş futbolcularımıza ve kulüp personelimize fiili saldırı gerçekleşmiş, malzeme sorumlumuz tribünden atılmıştır. Başından yaralandığı iddia edilen Beşiktaş Vodafone Park Koordinatörü, başkan yardımcımıza ve kalecimize sözlü olarak sataşmış, peşi sıra sahaya çıkış tünelinin yanında kendi taraftarlarına dönerek üç kez 'Siz de inin saldırın.' diyerek seyircileri kışkırtmıştır.
Beşiktaş futbolcularından bazıları sporcu davranışı ile bağdaşmayacak şekilde kondisyoner hocamıza ve taraftarlarımıza küfürler yağdırmıştır. Kulüp medya sorumlusu, futbolcularımıza ve yöneticilerimize küfürler savurmuştur. Emniyet tarafından tüm pankartlar yasaklanmış olmasına rağmen DHKP-C mensubu olarak nitelendirilen ve yurt dışında PKK'nın lehinde eylem yapıp destek verdiği Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için Beşiktaş tribünlerinde destek pankartı açılmıştır. Sporla ve özellikle futbolla hiç ilgisi olmayan bu tavır garipsenmiş, bu şekilde taraftarımız tahrik edilmeye çalışılmıştır. Beşiktaş’a ayrılan kale arkası tribün tarafında bulunan korkuluklar ve stadın yanında olan tramvay hattındaki demir parmaklıklar maç sonrası Beşiktaşlı taraftarlarca kırılmış ve tahrip edilmiştir. Her iki takım taraftarlarının maç öncesi, esnası ve sonrasında yaktıkları meşale, patlayıcı, parlayıcı maddeleri spor kompleksine ve özellikle de stada nasıl soktukları ayrı bir konudur. Burada asıl tartışılması gereken konu güvenlik zafiyetidir. Kulübümüz bu konuda ihmali bulunan kurum ve kuruşların takipçisi olacaktır."
"Bu kişiler bundan sonra sahamızda yer almayacak"
Hakaret, şiddet ve küfür gibi insanlık ve taraftarlıkla ilgisi olmayan davranış sergileyen ve kendini taraftar kimliğinde gösteren kişilerin Atiker Konyaspor tribünlerinde yer almayacağı ifade edilen açıklamada, "Kulübümüze ayrılan tribünden sahaya fiili müdahalede bulunmak maksadıyla girerek ve resmi makamlarca tespit edilip soruşturmaya tabi tutulan her kim varsa haklarındaki hukuki girişimler yakından takip edilerek ceza almaları sağlanacak, bu kişiler bundan sonra sahamızda yer almayacak, başka sahalara girmelerinin engellemesi için de gerekli girişimler yapılacaktır." denildi.
Açıklamada, yaşanan olaylardan, Türkiye’nin en centilmen taraftarları arasında gösterilen Atiker Konyaspor taraftarının sorumlu tutulmasının kabul edilemeyeceği aktarıldı.
"Herkes konuştuğu cümleye dikkat etmek zorundadır"
Her kesime büyük görevler düştüğü vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Herkes attığı adıma, üslubuna ve konuştuğu cümleye dikkat etmek zorundadır. Ülkemizin birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğu bugünlerde ayrışmaya değil birleşmeye, küçük farklılıklarımızı zenginlik olarak görüp bütünleşmeye ihtiyacımız vardır. Kulübümüz, tasvip etmediğimiz ve sahalarda görmek istemediğimiz bu konuyu arka planıyla ve her yönüyle sonuna kadar takip edecek ve kupa finalinde futbol takımımızın gösterdiği üstün başarıyı gölgeleyen, emeklerini hiçe sayan her kim varsa onlarla hukuk içinde sonuna kadar mücadele edecektir. Ayrıca Atiker Konyaspor’umuzun Süper Kupa’yı hak ederek kazanmasının ardından bu olayları bahane ederek kulübümüze yönelik planlı ve dozu artırılarak yapılan itibar suikastının karşısında da topyekün durulacaktır."