“İzmir’in kanayan yarası: FUTBOL” başlıklı yazı dizimizde söz sırası amigolarda... İzmir’in güzide kulüplerinden Altay, Göztepe ve Karşıyaka’nın amigolarıyla röportaj yapmak için ilk olarak Karşıyaka’nın amigosu Altar Toker’e ulaştık. Altar Toker’de Altay amigosu Murat Polatkıran ve Göztepe amigosu Başbakan İsmail’e ulaştı. Karşıyaka’da Altar Toker’in Karşıyaka lokalinde buluşmak üzere sözleştik.
Ancak Altay amigosu Murat Polatkıran özel bir işi nedeniyle son anda aramıza katılamadı.
"KEŞKE ROBIN HOOD DESELERDİ"
-Altar Başbakan İsmail ile sıkı arkadaşmısınız?
ALTAR: Sıkı arkadaşız tabi. 15 senedir tanışırız. Başbakan İsmail, İzmir tribünlerinin hatta Türkiye tribünelrinin renkli isimlerinden biridir.
BAŞBAKAN İSMAİL: Bak İzmir'de oynanan Türkiye-İngiltere Milli maçında Karşıyakalılar beni sahaya indirip bana amigoluk yaptırdılar. Sahaya İstanbullu Birol iniyordu ama Göztepeliler bir tarafta Karşıyakalılar bir tarafta oturuyorduk. Bütün Karşıyaka seyircisi “İsmail sahaya, İsmail sahaya” diye bağırdılar. Bu bir gerçek. İşte orada olay İzmir’e sahip çıkmaktı. Karşıyakalı taraftarlar bunu yaptı. Benim yaşım 54, artık benim bir şeyde gözüm yok. Ben Türkiye'nin başbakan lakaplı tek amigosuyum.
“Başbakan lakabı nereden gelliyor?
BAŞBAKAN İSMAİL: Yıllar önce bu lakap takıldı. Bir Rizespor maçı vardı. Başbakan Sayın Mesut Yılmaz gelecekti, 30-35 bin kişi “Başbakan İsmail” diye tezahurat edince duyduğuma göre Sayın Masut Yılmaz geri dönmüş. Taraftarın sevgisi bu ama aslında Robin Hood deselerdi daha iyi olurdu. Öyle bir adamım da ondan. Düşüncelerim, yüreğim, insanlara bakış açım bu benim çünkü. Ama sağolsunlar Başbakan demişler öyle layık görmüşler. Altar da beni ne zaman görse “Başbakanım” der. Rahmetli Priştina bana sürekli “Başbakanım” derdi. Bu lakap tabi, bizim başbakanlıkta gözümüz yok.
GÖZTEPE'NİN DÜŞÜŞÜNE AĞLAYAN KARŞIYAKALI...
-Altar kaç yıldır tribünlerdesin.
ALTAR: 20 sene oldu.
-Senin bir lakabın var mı?
ALTAR: Altar sadece. Bir lakabım yok. Benim ismim güzel ondan (Gülüyoruz) Eski Türk ismi, kahramanı, Tarkan'ın oğlu.
-Aslında burada Altay’ın amigosu da olacaktı.
ALTAR: Evet bir işinden dolayı gelemedi. Sattı bizi (Gülüyoruz)
-İzmir'de bir taraftan lige çıkılmaya çalışılıyor, bir taraftan Göztepe’nin yaşadığı bu acı durum ortada.
ALTAR: Bak acı bir durrum ama hiçbir Karşıyakalı Göztepe'nin amatör kümeye düşmesini istemez. Bunun aksini düşünen varsa o Karşıyakalı değildir. Çünkü Göztepenin olduğu yerde rekabet olacaktır.
BAŞBAKAN İSMAİL: Ben çok ilginç bir olay yaşadım. Kemeraltı'ndan çıktım Çankaya'ya geldim. Bir arkadaşın elinde takım çantaları var, merhaba falan dedim, o da ben Karşıyakalı'yım dedi, ben de ne güzel dedim. Abi dedi ben Göztepe'nin Amatör Küme'ye düşüşüne çok üzüldüm dedi. Dalga mı geçiyorsun sen benimle deyince abi gel biraz yürüyelim seninle dedi. Başladı hüngür hüngür ağlamaya. Biz bağıralım çağıralım ama Göztepe bizim rakibimiz olsun, düşsün ama 2. Lig'e kadar düşsün ama orada kalsın dedi. Göztepe'nin Amatör Küme'ye düşmesi beni öyle bir yaraladı ki dedi. Babası ona dedimiş ki "Göztepe amatöre düşsün diye bağırıyordunuz alın bakalım düştü şimdi ne olacak. İzmir'in köklü kulübü gitti, ben bir Karşıyakalı olarak, Göztepe'nin bütün Avrupa Kupası maçlarına gitmiştim dedi. Babası söylüyor bunları ona. Koca kulüp gitti. Babam bunları söyleyince bütün gece ağladım dedi bana. Bak bu arada, internet sitelerinde Karşıyakalıların Göztepe ile dalga geçer bir tane yazısını göremezsin. Göztepe'nin düşüşü gerçekten Karşıyakalalıları yürekten yaraladı.
ALTAR: "RIDVAN DİLMEN'İN YAPTIĞINI KİMSE YAPMADI"
-Göztepe'nin Amatör Küme'ye düşüşü ne kadar acıysa İzmir'de son 2 yıldır Turkcell Süper Lig'e çıkma şansını yakalamış Altay'ın yaşadıkları da acı.
ALTAR: O Altay'ın kısmetsizliği. Altay'ın yönetim hatası. Altay bir sene önce kaleci ve defanstan bir oyuncusunu kadro dışı bıraktı. Son final maçında 4 tane gol yediler. Altay'ın lige çıkamaması bizi de yaraladı. Bu sene bize gelecek katkı payları düştü. Bunun zararı bize oldu. Ama bir de şu var İzmir'de Altay'a verilen destek Karşıyaka ve Göztepe'ye verilmiyor. Belediyelerde ayrımcılık var. Kim ne derse desin İzmir Büyükşehir Belediyesi, Altay Spor Kulübü'ne yakın. Karşıyaka 41 puanla geçen sene İstanbul'a gittiği zaman Altay'ın 42 puanı vardı, biz yensek 44 puan yapıyorduk. Karşıyaka taraftarı geçen sene en çok deplasman yapan taraftar oldu. 141 tane otobüs kaldırmış maçlara. Böyle bir ilk yok. Bunu İstanbul'da 3 büyükler yapamıyor. Ve bir tane katkı payı almadan deplasmana 141 tane otobüs yapmışız. Biz bu sene büyük ihtimal lige çıkarız. Bu sene yönetim kurulumuz iyi bir takım kurdu. Burada en başta Rıdvan Dilmen'in çok büyük katkısı var. Karşıyaka'ya, Selçuk Yaşar da dahil olmak üzere kimsenin yapmadığını Rıdvan Dilmen yapıyor. Bu abimiz kendi cebinden futbolcuların peşinatını ödedi. Şu an kulübümüz bir darboğazda ve Rıdvan Dilmen abimiz futbolcuların peşinatını veriyor. Desteğimiz yok yani. Kendi kendimize ayakta duruyoruz.
BAŞBAKAN'IN HEDEFİ BU KEZ ALTAY...
BAŞBAKAN İSMAİL: Ben Altay hakkında konuşurken Altar kadar iyi niyetli olamayacağım. O iyi niyetinden söyledi bazı şeyleri. Açık açık konuşuyorum bak. Hiçbirşeyden korkum yok. Benin en yakın akrabalarım Altaylı. Aktaylılar ile aynı mahallede oturuyoruz. En yakın arkadaşlarım Altaylı, Altaylı yönetici, arkadaşlarım beni çok severler. Ben de onları çok severim. Ama bir gerçek var. Altay İzmir'de Süper Ligi hakedecek bir takım değil. Altay'ın gönüllerde yeri yok. Tarihe baktığınız zaman Karşıyaka-Göztepe çekişmesi yokken, biz Adanaspor'u burada yendik, Karşıyakalılar bizi destekledi. Karşıyaka-Antalyaspor maçında biz gittik bayrak açtık. Karşıyaka'nın rakibini biz yendik, bizim rakibimizi Karşıyaka yendi. Ama ben çocuktum ve unutamadığım bir maç var. Beykoz ve İzmirspor küme düşecek. Altay'ı hiç ilgilendiren olay yok. Altay-İzmirspor maçı oynanıyor. Şike yapmayacaklar tabii ki ama biz İzmirliyiz değil mi. Bakın neden beddualı Altay. Şimdi anlasın Altaylılar. Öyle bir olay oldu ki hakem Altay lehine penaltı verdi. Semih ve Sezen hakeme saldırdılar. Hakem onları oyundan attı. Altay o maçı aldı ve İzmirspor takımı küme düştü. Altay'ın tarihine baktığın zaman, Altay Göztepe'yi, Altınordu'yu, Karşıyaka'yı, İzmirspor'u düşürmek için her şeyi yaptı. En son hiç iddiası yoktu bizi 5-2 yendi, helal olsun, helal olsun yener, ama yenmemeliydi. Göztepeli olarak konuşmuyorum, İzmirliyse böyle. Ben başbakanım, heryerde konuşurum. Çıksınlar desinler ki Altay mı şampiyon olsun Karşıyaka mı? Burada %97 Karşıyaka çıkar. İzmirli gazeteciler ve Altaylılar beni düşman ilan etsinler, Altay Kasımpaşa'ya elendiği zaman ben sevindim ve herkese mesaj çektim, “Göztepe ağladıkça İzmir gülemez” yazdım. Göztepe'yi bu duruma getiren Altay'dır. Altay'ın işte bu yüzden 2 yakası bir araya gelmiyor, Altay beddualı. Göztepe beddualı değil. Göztepe Amatör'e düşüyor, yine birileri çıkıp Göztepe'ye sahip çıkıyor. Göztepe de iyi yerlere gelecek ben buna inanıyorum. Çünkü Göztepe'nin, Karşıyaka'nın beddualı bir şeyi yok. Göztepe ile Karşıyaka sadece birbirini yiyor, sadece kavga yapıyor. Altay ise kenarda sinsi sinsi gidiyor, ikimizi birbirimize sokmak için. Yani biz delikanlı 2 tane boksör gibi kapışırken, kenara çekilmiş yeşil sakallılar gibi keh keh keh gülüyor. Artık bunu aşmak zorundayız. Artık İzmir, Altay defterini kapatmak zorunda. Yeter artık Altay'a verilen destek. Aziz Kocaoğlu'nun Altaya verdiği otobüsler, yeter artık. Ne Karşıyaka, ne Altınordu, ne İzmirspor, ne Göztepe'ye verildi. Yani Aziz Kocaoğlu'nun bedava biletleri bugün Karşıyaka'ya veriliyor mu? Altay ilk 3 maçta sıfır yapmış, Karşıyaka 4 puan yapmışken Sakarya'ya gidiyor, Aziz Kocaoğlu bir yemek veriyor mu Karşıyaka taraftarına giderken? Her şey nasıl başlarsa öyle biter, Karşıyaka nasıl iyi başlarsa öyle götürür. Altay iyi başlarsa iyi götürür. Tamamen küçük bir camia, küçük ekonomi politikacıların bir araya geldiği bütün siyasetçilerin odaklandığı yer Altay. Yok mu kardeşim Altaydan başka takım İzmir'de. Ama kimse buna sesini çıkartmıyor, çıkartamıyor. Neden herkes korkuyor Altay'dan Altaylılar'dan? Neden? Bütün medya elinde, bütün işadamları elinde, ticaret odası elinde, ama ben korkmuyorum. Ben açıkça söylüyorum. Altay'ın başarısı beni her zaman kıskandırmıştır yine de kıskandıracaktır. Karşıyaka'nın başarısı kıskandırmıyor.
ALTAR: "GÖZTEPE VARSA, REKABET VAR"
-İzmir'de Göztepe ile Karşıyaka arasında müthiş bir çekişme vardır. İstanbul basınına, İstanbul'a bu böyle yansır. Ama Başbakan İsmail, Karşıyaka'yı yüreğinin en derin yerlerine gömmüş durumda.
ALTAR: Neticede hepimiz İzmirliyiz biz. Demin ne dedim, hiçbir Karşıyaka taraftarı Göztepe'nin küme düşmesine sevinmemiştir, tersine üzülmüştür. Burada heyecan olmadıktan sonra bir zevk kalmaz. Bizim baskette ve futbolda Türkiye'ye nam yapmış bir seyircimiz var. Bunda Göztepe'nin de payı var. Göztepe olduğu zaman rekabet olur. Burada Karşıyaka-Göztepe voleybol maçında bile salonlara insanlar sığmıyor. Sporun güzelliği bu. Sporda tatlı rekabet olacak. Ama tribünlerde kavga, hırgür istemiyoruz.
-Rekabet içinde olan 2 takımın 2 amigosu da bu şekilde düşünürken, Karşıyaka-Göztepe maçlarında tribünlerde yaşananlar engellenemedi mi?
ATAR: Sen de önyargılı konuşuyorsun. Burada bu olaylar çoktandır yaşanmıyor.
ALTAR: "OTOPARKI AMİGO İŞLETSE RANTÇILIK MI OLACAK?"
-Önyargılı konuşmuyorum. Yaşananların soruyorum.
ALTAR: 7-8 sene öncesine kadar kabul, maçlarda olaylar olurdu. Ama 7-8 senedene beri olay olmaz. Mesela Göztepe seyircisi bana küfür eder, Başbakan İsmail yok, öyle bir küfür yok o da bizim arkadaşımız der susturur. Bizim tribünlerimizde küfür olduğu zaman onları sustururuz. Biz arkadaşız, aileyiz. Bizim ne yaptığımızı ne ettiğimizi siz bilmiyorsunuz. Bütün Türkiye amigolar rantçı diye bilir. Kardeşim keşke rant bulacaklarsa rantı ben bulayım. Çakalı çukalı geleceğine buraya, benim otoparkımı alacağına, ben alayım. Bu şimdi bir rant mı oluyor? İstanbul'da bu işleri karıştırdılar. Kulübün belli değerli olan yerleri var. Kafetaryaları, otoparkları, tuvalet gelirleri var. Sen bunları işletmek için kiraya mı veriyorsun bunu bir tane amigo alsa ne olacak? Rantçı mı olacak yani amigo? Bunu Türkiye'de herkes kabul edecek. Bilet vermiyorum, vermem, otobüs vermem demek diye bir şey yok. Herkes veriyor, herkes de vermeye mecburdur. Bunu herkes kabul edecek. İstanbulspor'u görüyoruz, Gençlerbirliği Oftaş'ı görüyoruz, seyircisi olmayan takımların maçlarını görüyoruz. Öyle maçlardan zevk alıyor musun? Fenerbahçe-İstanbul Belediye maçını seyrediyoruz televizyondan. 15 bin tane seyirci dolduramıyorlar, nerede bunların 3 büyükleri? Bir de şunu söyleyeceğim, buraya çok değerli Emniyet Müdürümüz geldi, Hüseyin Çapkın. Yardımcısı Naci Kuru. Bu iki Emniyetçi, İzmir sporuna güzellik getirdi. Bizleri kendi çocukları gibi gördüler, aileleri gibi gördüler. Burada şiddet diye bir şey olmaz. Şiddet olsa bile affetmesini bilirler. Toplantılar yapıyoruz ve bu toplantılar faydalı oldu. Biz de kendi arkadaşlarımızı örgütledik. Mesela bir ceza kanunu var Türkiye'de. Futbolda şiddet kanununa göre 1 milyar 160 milyon lira para ayrıca 6 ay hapis cezası alıyorsun. Bizim Karşıyaka taraftarları arasında 300 tane fişlenmiş taraftarımız var. 300 tane taraftar demek 400 milyar para demek. Bu adamlar öğrenciler. Bu adamlar bu parayı nasıl verecekler, hırsızlık mı yapacaklar? Bu adamların evine icra gidiyor. Bu adamlar gasp mı yapsınlar, analarının babalarının cebinden paramı çalsınlar? Devletimizin bu olaya el atmasını istiyoruz, ceza kesmekle bu işler olmaz. Bu rakamı İzmir'de Göztepe ve Karşıyaka'ya vurduğun zaman 1 trilyon lira para eder. Ama bak Göztepeyi Antepli bir işadamı geliyor ve 1 trilyon liraya alıyor. 0 parayı burada taraftarlar toplarlardı.
BAŞBAKAN İSMAİL: Tribünler toplarardı o parayı ya. Ben yıllar önce tribünden para topladım, Kemal Zorlu bile tebrik etti işte torbayla para topladım diye. 2 maç tribünde para topladım hatta bir maçın hakemi Mustafa Çulcu'ydu şaşırdı kaldı. Sen ne iş yapıyorsun dedi bana Göztepenin amigosuyum dedim. Yönetim yok, tribünden para topluyorum takım için dedim. Öyle zamanlar yaşadık bizler.
BAŞBAKAN: "KARDEŞİM BAŞKAN OLDU, TAKIMI KÜME DÜŞÜRDÜ, ŞİMDİ KONUŞMUYORUM"
-Altar bu parayı iki kulüp taraftarları biz toplardık dedi sen de destek verdin. Siz Göztepe'nin satılmasına nasıl bakıyorsun?
BAŞBAKAN İSMAİL: Çok kötü bakıyorum. Şimdi bakın ben 2-3 senedir bu işten uzak duruyorum. Ben uzaklaştıktan sonra Göztepe üstüste küme düşmeye başladı. Benin uzaklaşmamın sebebi de tamamen ailevi nedenlerdendir. Benim kardeşimin başkan olmasıdır. Ben başkan olmasını istemedim. Ben orada amigoluk yaparken benim kardeşim başkanlık yapacak, birisi çıkacak küfür edecek, olmaz dedim. Ve olmadı başarısız oldu, küme düşüren adam olarak tarihe geçti. Ve ben Göztepe yüzünden ikiz kardeşimle konuşmuyorum. Ama bazı rantçı, çıkarcı arkadaşlarımız gruplar kurup, internette neler yazıyorlar. Başbakan İsmail'e kötü bir yazı yazılmamıştır. Ama benim kendi kulübüm içerisinde, İsmail rant yok diye bıraktı gitti dediler. Ben kardeşim aday olduğundan beri bir savaş verdim, o günden beri ben Göztepeyi desteklemeyeceğim ve amigoluk yapmayacağım dedim.
BAŞBAKAN: "GÖZTEPE'NİN SATIL ALINMASI AKP POLİTİKASI"-Peki Göztepenin satışında gelinen nokta Göztepe'yi yarınlarda iyi yerlere taşır mı taşıyamaz mı?
BAŞBAKAN İSMAİL: Önce görmek lazım ama ben söylüyorum ne olursa olsun daha önce Göztepe'yi alan Yeni Asır yani Dinç Bilgin grubuydu ve İzmirli'ydi. Göztepe bütün yüreğiyle bunlara sığındı. Fakat şimdi gelen İzmirli değil. Ve Göztepeli değil. Bu muamma. Kimdir, ne yapacaklar, gayeleri ne, seçim yatırımı mı, AKP'nin politikası mı? Bana göre tamamen bir AKP politikası yatırımı bu. Benim artık amigolukta da başka şeylerde de gözüm yok.
ALTAR: "BURSASPOR-ANKARAGÜCÜ-FENERBAHÇE ÜÇGENİ İSTEMİYORUZ"
ALTAR: Bak ben burada başka bir şeye değineceğim. Her kulüp kendinin kulübüdür. Bu benim kardeş kulübüm, dost kulübüm şeklinde olduğu sürece, kulüpler gitsinler o zaman Ankaragücü, Bursaspor kulübü olsun. Örnek vereyim sana. Dostluğa kabulüz tamam da o maça gidiyoruz, ben otobüs kaldırayım, onlar da bana otobüs kaldırsınlar, kendine güvenmeyen kulüpler varsa Türkiye'den çekilsinler. Türkiye'de öyle şeyler oluyor ki, bakıyorsun bir takım taraftarı, öteki takımın deplasmanına gidiyor. Bunda mantık yok. O zaman Ankaragücü, Ankaragücü formasını bıraksın, Bursalı olsun. Bursalılar bakıyorsun Ankaragücü-Beşiktaş maçına otobüs kaldırıyorlar. O zaman Bursa'nın rengi sarı lacivert olsun. Bu takımların taraftarlarının kendine güveni yoksa çekilsinler gitsinler. Öz bursalılar yaparlar, öz Ankaragüçlüler yaparlar.
-Bu söylediklerine Bursasspor ve Ankaragüçlüler çok kızacaklar ama.
ALTAR: Çok kızsınlar. Doğrusunu söylüyoruz onlara. Kendilerine güvenleri olmayan tribün grupları ellerini ayaklarını çeksinler ki öz Bursalıları görelim karşımızda. Oraya gidelim, bilelim ki Bursaspor-Karşıyaka maçına gidiyoruz, Bursaspor-Ankaragücü-Fenerbahçe üçgenine gitmiyoruz. Bursaspor Fenerbahçe mi, Ankaragücü mü onu bilelim. Bu onlara bizden bir dost nasihatıdır. Her kulüp kendi kulübünü desteklerse, bu tribünlerin güzelliği ortaya çıkar.
BAŞBAKAN: "İZMİR'E 6 TAKIM FAZLA, KULÜPLER BİRLEŞMELİ"
-Şimdi farklı bir konu var. İzmir kulüplerine baktığın zaman köklü kulüpler var. Mazilerine baktığımız zaman da ciddi anlamda başarılar elde edenler var. Sadece futbolda değil mesela, Karşıyaka basketbolda lige çıktığı tarihten itibaren, küme düşmeyen nadir takımlardan bir tanesi. Ama son yıllarda futbolda Süper Lig özlemi bir türlü giderilemiyor. Dışarıdan baktığım zaman bir futbolsever olarak 19 takımın bulunduğu Turkcell Süper Lig'de 9’u Ankara ve İstanbul takımlarıysa ve İzmir'deki takımlardan hiç olmazsa bir tanesinin ligde olmasını arzu ederim. O zaman şunu sorayım size İzmir'e 6 takım fazla mı?
BAŞBAKAN İSMAİL: Fazla. İzmir'in ekonomisi bunu kaldırmaz.
-Bunun çözümü ne o zaman?
BAŞBAKAN İSMAİL: Bence spordan önce genel anlamda başka yerlere bakalım. Ekonomiye bakalım, sanayileşmeye bakalım. Bugün Denizli, Bursa, Adana, Antep İzmir'i geçmiş. İzmir'in 6 takımı bırak 3 takımı bile kaldırması mümkün değil. İzmir birleşecek. Karşıyaka ve İzmir birleşecek. 2 takım olacak. Amatör branşlar yerinde kalacak, o tarafta İzmirgücü bu tarafta Karşıyaka, yerel rekabet olsun. Bu şekilde İzmir 2 takımı ancak kaldırır.
ALTAR: "6 TAKIM AZ, KEŞKE 10 TANE OLSA"
-Altar, Başbakan İsmail İzmir birleşecek diyor. Ama hep deniyor ki Karşıyaka kendini İzmir'den saymıyor.
ALTAR: Ben buna açıklık getireyim. Derlerya hani yiğit namıyla anılır. Bir alışkanlıktır, askere gideriz nerelisin derler Karşıyakalıyız deriz. Bu İzmir'den soyutlanmak ayıklanmak gibi birşey değil. Bu bizim simgemiz gibi birşey. Nerede oturuyoruz? İzmirde. Nerenin insanıyız? İzmir'in insanıyız. Semtimiz nere? Karşıyaka. Bu dedelerden gelmiş birşey. Şimdi başka bir konuya geleceğim. 6 tane takım fazla değil. Keşke 10 tane takım olsa. İzmir'de kaç tane belediye var? 10 tane var. Şöyle bir mantık yok. Diyorlar ki belediye başlanları kulüp başkanlığı yapamaz. Böyle bir mantık var mı? Ankara Büyükşehir Belediye Süper Lig'de top oynuyor. Belediye başkanları kulüp başkanlığı yapamaz ama Ankara Büyükşehir Belediyesi Ligde, İstanbul Büyükşehir Belediye ligde. Var mı böyle birşey. O zaman bu belediyeler ligden takımlarını çeksin.
BAŞBAKAN: "İMAM ALTINBAY GÖZTEPELİ Mİ Kİ !.."
BAŞBAKAN İSMAİL: Şimdi bu Göztepe camiasının ayıbı demeyeceğim de geç kalmışlığı. Keşke olmasaydı. Göztepe'yi satın alarak Süper Lig'de oynatacaklarsa ben buna karşıyım. Ben Göztepeliyim. Göztepe'yi bu duruma düşürenler utansın. Benim kardeşim de dahil herkes utansın. Ben 30 senedir amigoluk yapıyorum. 2 defa trafik kazası geçirdim, 4 defa ayaklarım kırıldı, Göztepe uğruna cezaevine girdim. Eşimden ayrıldım 4 sene, Göztepe için canımı verdim, tribünlerden para topladım. Göztepe'nin en vefalı amigosuyum, Türkiye'de en tanınan amigoyum. Herkes sayar sever beni. Şimdi İmam Altınbaş Göztepe'yi aldı. Herkes bağırıyor, iyi oldu, iyi ki geldi diye. Öz Göztepe felfesini taşıyan bir grup var, ne oldu sizin Öz Göztepe felsefeniz? Peki, Göztepeyi Antep'e taşımayacağına ne garanti verirsin? Göztepe'yi İstanbul'a taşımayacağına ne garanti verirsin? İçlerinde Göztepeli var mı? Yeni Asır aldığı zaman İzmirliydi. Bana desin ki ben çocukluğumda Göztepeliydim, anam babam Göztepeliydi. Rıza Çalımbay desin ki ben Göztepeliyim. Bana göre tamamen bir rant bu.
-Yani Göztepe üzerinden bir rant mı elde edecekler, onu mu söylüyorsun?
BAŞBAKAN İSMAİL: Elbette ki.
-Ama artık futbol çok büyük bir endüstri. Bunun gelirleri fazla ama giderleri çok daha fazla, burada sponsorluk müessesi işin içine giriyor. Sponsorluk müessesesinin çalışması çok çok önemli. En son Vestel'in Masniaspor'dan çekilmesinde bunu yaşadık. Yani buralı olmayan birisinin Göztepeyi desteklemesi, alması önemli. Belki doğru işler yapacaklar. Göztepe'yi hedeflerine ulaştırırlarsa, Başbakan İsmail bundan mutlu olmayacak mı?
BAŞBAKAN İSMAİL: Ben yine söylüyorum. Ben özüne bakıyorum. Göztepe tarihi bir çınar. Neden niçin? Neden satıldı. Hiç bir açıklama yok. Beni tatmin edecek hiçbir şey yok.
BAŞBAKAN: "BEN BU KULÜBE CANIMI VERDİM. İMAM ALTINBAŞ NE VERDİ?"
BAŞBAKAN İSMAİL:Göztepeliler nerede toplanıyor, Göztepeliler nerede çoğunlukta, nereden bilecekler bu insanlar. Ne hazırlamışlar altyapı olarak. Ben kardeşime karşı gittim kurtuluş platformunu destekledim. Çünkü Göztepe'nin kurtuluşu Göztepelilerde. Ama bakıyorum kimse sesini çıkarmıyor. Tamam bizi almışlar teşekkür ederiz, kurtarmak istiyorlar, ama olumlu bir şey yok. Biri desin ki ben Göztepeliyim ondan aldım. Göztepe'de hiç kimse yok mu? Yok böyle bir şey. Ne malum İstanbul'a Antep'e götürmeyeceği? Neden aldılar, babasının hayrına mı? Desin ki ben küçükken Atletico Madrid maçına gittim, Göztepe'ye hasta oldum. İmam Altınbaş desin bir şey bana. Hiçbir açıklama yok. Bu kulübe ben canımı verdim, beni kötü bilen bilsin, Yeni Asır'dan önce ben arabamı sattım, kolumdaki künyeyi sattım Göztepe'ye verdim. Yıllarca Göztepe'yi sırtımda taşıdım, para topladım. Rant peşinde koşmadım, kimse de bana rant peşinde koştun diyemez. Ben sadece emekli maaşıyla geçinen bir adamım. İnşallah rant peşinde değillerdir, ama şu ana kadar inandırıcı birşey yapmadılar. İşte biz İzmirliler bundan kaybediyoruz. Adam geldi, zengin, Allaaah gelsin.
-Başbakan İsmail Göztepe adına duygularını ve beklentilerini dile getirdi.
ALTAR: Haklı
ALTAR: "SÜPER LİG'İN KAPISINA GELDİK"
-Sen Karşıyaka'dan futbol adına diyeyim çünkü basketbolda mesela sorun yok.
ALTAR: Var, var. Biz sadece futbol takımı taraftarı değiliz. Türkiye'de tek takım biziz. Şöyle tek takım biziz. 17 branşta faaliyet gösteren spor kulübüyüz. Karşıyaka Spor Kulübü adı altında farketmez, bunu Göztepe yapabilir. Biz basketbolda Avrupa'nın en iyi seyircisine sahip takımız. Basketbol takımıza burada yeterli bütçeyi vermiyorlar. Vestel, Manisapor'dan sponsorluğunu çekti ama Galatasaray basketbol takımının sponsoru vestel. Nasıl olacak bu işler? Neden bunlar İzmir'e sponsor olmuyorlar. Şu an başımızda Selçuk Yaşar var, allah razı olsun. Şu zaman belediye başkanımız kulübe destek oluyor. İlk defa bir belediye başkanımız destek oluyor. Ama yarın Selçuk Yaşar ölürse bizim de Göztepe'den acınacak halimiz kalacağını düşünmüyorum. Biz de Göztepe'nin durumuna düşebiliriz. Bu bizim gözümüzün önünde canlı bir gerçek. Kalıcı gelirler getirirsek o zaman ayakta durabiliriz. Bizim de durumumuz fazla iç açıcı değil. Bu sene lige çıkamazsak seneye zorlanacağız. Borçlarımız artacak, kimse yöneticilik yapmak istemiyor. Ama herkes şunu bilsin, İzmir'deki tüm işadamları İzmir'deki bir spor kulübünden yöneticilik yaparak bu bu yerlere geldiler. Karşıyaka Spor Kulübü'nde yöneticilik yaparak değerli yerlere gelenler şu anda kombine bilet almıyorlar. Bu acı bir gerçek. Şu an yeni bir takım kurduk. Şu an Rıdvan Dilmen'in sayesinde bu yerdeyiz. Süper Lig'in kapısına geldik, inanıyoruz çıkacağımıza, biraz daha destek istiyoruz.
ALTAR: "ALTAY SAYEMİZDE PLAY-OFF'A ÇIKTI, BİR TEŞEKKÜR ETMEDİLER"
-13-14 yıl sonra Altay'ı ilk kez yendiniz.
ALTAR: Biz Altay'ı yensek yenmesek önemli değil. Şimdi İsmail Altay'a kızıyor, kızmakta haklıdır, ben de kzııyorum. Geçen sene Altay play-off'a çıktı. Biz son maçta Elazığ ile burada 1-1 berabere kaldık, 90. dakikada gol attık, bir tane gazete Karşıyaka Altay'ı play-offa çıkardı demedi. Biz o gün Elazığ'a yenilsek, ki iddiamız yoktu, Elazığ çıkıyordu. 90. dakikada gol attık, maç 1-1 berabere bitti, bir tane köşe yazarı da teşekkür ederiz demedi. Böyle mantık vardı.
İZMİRLİ VEKİLLERE ELEŞTİRİLER...
BAŞBAKAN İSMAİL: Yok abicim yok, böyle birşey yok. İzmir'de 24 tane milletvekili var 12 tanesini Gültepe'de bıraksan, Konak’ın yolunu bulamaz.
ALTAR: Onlara girmeyelim (Gülüyor)
BAŞBAKAN İSMAİL: Niye girmeyelim bunlara !.. Tamam girmeyelim ama Mehmet Ali Şahin Antalyaspor'a açık ve net bir şekilde futbolcu hediye ediyor. Kemal Unakıtan Eskişehir'e hediye ediyor. Aday olan bir adam hadi biz Amatör Lig'deyiz, niye Karşıyaka'ya Altay'a bir futbolcu hediye etmiyor? Nasıl girmeyelim bu konulara.
-Ama sonra siyaset futbola karışıyor diyoruz...
BAŞBAKAN İSMAİL: Ben siyasetle futbolun içice olduğuna inanıyorum Türkiye'de.
-Müdahale etmeli mi?
BAŞBAKAN İSMAİL: Ediyor zaten. Ben parti olarak bakmıyorum. Bütün milletvekillerini kastediyorum hangi parti olursa olsun. Bugün 2 tane bakan 2 tane şehire futbolcu hediye ediyorsa, Karşıyaka'ya bir milletvekili bir futbolcu almıyorsa, Altay'a almıyorsa nasıl olacak bu iş, İzmirin 2 yakası nasıl biraraya gelecek? Bu gerçek değil mi? Siyaseti futbola nasıl karıştırmayalım? Biz karıştırmadık ki. Karıştırıyorlar. Bakın bir örnek vereyim. Faruk Özak. Bakan. Ne diyor? Trabzonspor'un hakkını sonuna kadar savunacağım. Trabzonspor'a yapılanlar yanlıştır. Biz mi karıştırdık siyaseti şimdi? Çorbaya tuzu bizmi attık, onlar attı.
-Ama siyasetin spora karışmaması lazım.
BAŞBAKAN İSMAİL: Ama bu Türkiye'de oluyor.
ALTAR: Şimdi bakın, bunu herkes kabul edecek, nasıl bilet verilecek, otobüs verilecek, nasıl verilecek, isteyeceksin ki sana verecekler. Şimdi bazı yönetici arkadaşlarımız, bilmem ne zaman bakanımız gelecek ona biraz bağıralım diyorlar. Parti başkanımız gelecek ona tribünlerde destek olalım. Bunu isteyen insanlar kim, kulüp yöneticileri. Bir olay çıksın amigolar gözaltına alınsın, amigolar suçlansın. Ama bazı arkadaşlar düşünecekler, biz kukla değiliz ya. Taraftarız kardeşim.
-Ama burada şunu da mutlaka belirtmen gerekiyor...
ALTAR: Olayları bitiriyoruz zaten.
-Olay bittiği zaman fişlenmek gibi şeyler de kalmaz zzaten
ALTAR: Eskidendi olaylar. Karşıyaka ve Göztepe kulübü taraftarlarının ödediği ceza kadar paraya, Göztepe satın alındı. O parayı biz verirdik ya.
-Ama satış sonrası yatırımlar, giderler, o ekonomi nasıl sağlanacaktı?
ALTAR: Amatör kümeden bir takımı taraftarı çıkartır.